HE
A'nın sağlığı yerindeydi. Ama hiç düzenli bir işi olmadı. B'nin iyi bir işi vardı. Ama kocasını sevmiyordu. C'nin iyi bir işi, iyi bir eşi vardı. Ama çocuğu olmuyordu. D'nin işi de, eşi de, çocukları da vardı. Ama bir türlü ken- dini partiye kabul ettiremedi.
E, partinin ileri gelenlerindendi. Akademinin ileri gelen- lerindendi. Paralıydı. Neşeliydi. Karısını severdi. Çocuklarını öperdi. E dün akşam... Kendini bir boşluğa bırakıverdi.
F'nin gözleri doğuştan kördü. Ayakları tutmazdı. Dokuz çocuklu bir işçinin sekiz numarasıydı. F, F olmanın ne de- mek olduğunu düşünür; F, F olmamanın ne demek olduğu- nu düşünürdü.
G mi? G biraz A'ydı, biraz B. Biraz E'ydi, biraz D. G bi- raz hepsiydi. Ama çoğunlukla G. G biraz da G olmaktan baş- ka bir şeydi.
G, oturup bu satırları yazdı. G oluşuna üzülüp bir kena- ra sızdı.
Okumak gerekli azizim öykünün içinde içler görmek göremediğin yerde hislere yer vermek için..
Abdullah harmanci 'nin dilini okuyucuda çoğalan yerler okuyucunun kendisi ile bütünsel baktığı yerde yazar anlaşılmayı bekler demişti..
Nitelikli yazar buluşma kitabimiz olan bu naif güzel yazarımızin diğer kitaplarını okuyabilmek dileğiyle..