celsuss
@celsuss
Hayatımın, başı ve sonu belliydi; hiç olmazsa ortasını kaçırmamalıydım.
22 okur puanı
Haziran 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Birine bağlanabilmesi için kişinin önce kendisine bağlanması gerektiğini kastettim yalnızca. Kendi yalnızlığımızı kucaklayamazsak diğer kişi yalnızlığa karşı sadece bir kalkan görevi görür. İnsan herhangi bir izleyici olmadan da bir şahin gibi yaşayabilirsen bir başkasına aşkla bakabilir ancak o zaman diğerinin varlığının gelişmesini umursar.
Sayfa 380Kitabı okudu
Birbirimizin saplantılı hayatlarında başkasının yerini dolduran oyunculardık sadece biz.
Hiçbir şey her şeydir! Güçlenmek için köklerini önce hiçliğin derinlerine salmalı ve en yalnız halinle yalnızlığınla baş başa kalmayı öğrenmelisin.
Sayfa 365Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Görev toplum kuralları sadakat özveri nezaket bunların hepsi insanı derin bir uykuya daldıran uyku hap ları insan ancak hayatının sonuna doğru tabii eğer uyanabilirse. Uyandığında da aslında hiç yaşamadığını anlıyor.
İhtiyaç yüzünden çocuk sahibi olmak çocuğu yalnızlığından kurtulmak için kullanmak; hayatın amacının kendinin bir başka kopyasını yaratmak olduğunu düşünmek yanlış. Döllerine geleceğe taşıyarak ölümsüzlüğü yakalamaya çalışmak da yanlış; döllerin senin bilincini içermiyor ki.
Sayfa 356Kitabı okudu
Evlilik hapishane değil,daha yüksek bir şeyin tohumlarının dikildiği bahçe olmalı.
Sayfa 343Kitabı okudu
Çocuk yapmak için önce kendin olmalısın. Yoksa hayvani ihtiyaçlardan ötürü yalnızlıktan ya da kendindeki delikleri yamamak için çocuk istersin. Senin bir ebeveyn olarak görevin kendinden bir tane daha bir başka Josef daha üretmek değil,daha yükseğini yaratmak. Bir yaratıcı üretmelisin.
Sayfa 343Kitabı okudu
Sonrasızca yenidengeliş seçtiğin her eylemi sonsuza dek seçmeye gönüllü olman gerektiği anlamına gelir.Seçilmeyen her eylem içinde aynısı geçerli ölü doğan her düşünce kaçınılan her seçim için de öyle yaşanmayan tüm hayatlar içinde şişip kalacak ve sonsuza dek yaşanmayacak işte içindeki o kulak vermediğin ses sonsuza dek sana seslenip duracak.
Sana daha farklı nasıl yaşayacağını söyleyemem çünkü eğer söylersen bir başkasının tasarladığı hayatı yaşıyor olursun.
Göğsümdeki baskı yaşanmamış hayatın yüzünden kalbinin sıkışmasından ileri geliyor. Zaman çiğneyip yutar ve geriye hiçbir şey vermez. Sana biçilen hayatı yaşadığını söylemen ne fena! Özgürlüğü tüm tehlikelere rağmen hiç aramadan ölümle karşı karşıya kalman ne fena!
Ben insan ölüm düşüncesine katlanmalı ya da onunla uzlaşmalı demiyorum. Bu hayata ihanettir! Benim sana vereceğim ders şu: doğru zamanda öl!..... Yaşarken Yaşa!
Kendini hakikat arayışına adıyorsun ama keşfettiklerinin görüntüsüne dayanamıyorsun.
Öldükten sonra doğacağına inanmam benim babamın ilgisini özlememden farklı mı? Yarından sonraki günü bekliyor olabilirsin ama sonuçta sen de seyirci özlemi çekiyorsun.
Belki de tutkuları uzun süre bastırmak onları değiştirip zayıflatıyordur..... Pençeleri olmadığı için kendine iyi diyen insanlardan biri olmasını engellemeliyim.
Azıcık intikam duygusu iyi bir şeydir. İçe atılan kırgınlıklar insanı hasta eder.