bazı insanlar; sadece üzgün olduğunda, kalbi kırıldığında, sarılacak bir yarası olduğunda yanınıza gelir. siz, onun kederli günlerinin bekçisi, mutlu zamanlarının uzaktan izleyicisinizdir. onun hayatındaki tek vazifeniz, ağlayacak ve yaslanılacak bir omuzdan öte değildir.
"Kendine bu kadar güvenme evlat! Ne kadar iyi olursan ol, asla dikkatleri üstüne çekme! Bu en büyük hatan olur. Her zaman küçük görünmek zorundasın. Sessiz ol, küçük adam ol. Aptalı oyna, istenmeyeni. Saf görünen zeki ol. Mona Lisa'nın eteğindeki el benim. Ben bir sürprizim evlat, geldiğimi asla görmezler. Sende eksik olan bu..."
Her davete icabet etmeyeceksin, herkesle muhatap olmayacaksın, vasat arzuların peşinden ya da geçici heveslerin peşinden gidip vizyonunu düşürmeyeceksin, kalite düzeyini kendin belirleyip şahısları bilhassa buna göre seçeceksin; belki yalnız kalacaksın lakin kendin olacaksın.