Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ceysread

Sabitlenmiş gönderi
Her şey olabilecek bir hiçin istekleri:
"Olmak istediğim her şeyi olmam, yaşamak istediğim bütün hayatları yaşamam mümkün değil. İstediğim bütün yetenekleri geliştirmem mümkün değil. İstememin nedeni ne peki? Hayatımda, olası bütün zihinsel ve fiziksel deneyimlerin her bir rengini, tonunu ve her çeşidini yaşamak istiyorum." - Slyvia Plath
Reklam
İnsanlar ölümle yüzleştiklerinde, seslerini duyurmak isterler. Tek başına ölmek istemezler. Eğer umudunu kaybettiyse, hayatta kalmak umurumda olmayacaktır.
Sayfa 107Kitabı okudu
Kibir, dedi keşiş misafirlerine, iyilik için yaratılmış bir meleği yok etti. İnsanoğlunun kaderinin tosladığı engeldir o. Bütün kötülüklerin anası olan kibre hiçbir mantıkla karşı konulamaz; çünkü kibirli insan, tabiatı gereği, o mantıklı sözlere kulak tıkar...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Marslı
MarslıAndy Weir
8.6/10 · 8,7bin okunma
Reklam
Aşkla yalnızlık arasında, çok zor bir tercihle baş başa kalıyorum… Aşk iki kişilik yalnızlıktır diye boşuna dememişler… Ama henüz kendimi yalnızlığa hazır hissetmiyorum, hele bu yaşta… Aşk, bir, iki veya daha fazla kişi fark etmez, her halükarda yalnızlık demekmiş, bunu şimdi gayet iyi anlıyorum.
az aksiyon çok düşünmenin yıpratıcılığı
Odamın içinde sessizce dörtnala koşmaya başlayan hayal gücüm her şeyin, her nesnenin sonsuz ve sınırsız olasılıklar bakımından ne kadar zengin olduğunu göstermeye başladı. Kendimi her şey için inceden inceye sorguladıkça bedenimin tüm enerjisini çaldım; ta ki onu tümden kıvamsızlaştırana ve benliğimde yarı gölge yarı insan olduğuma ilişkin bir fikir oluşana kadar.
Hayat sonsuz bir yazdan başka bir şey değildi. Çocuksu düşüncenin lütfu kaderin alçaklıklarını bilmemektir.
Ne var ki son zamanlarda derin bir sıkıntı yüreğimi kemirmeye başlamıştı. Kargaşanın ortasındaki hiç olmak tehlikeli bir haş almaya başlamıştı; herhangi bir şeyle bağlantı oluşturamamış olduğumdan hayatımın ellerimin arasından kayıp gittiğini hissediyorum; bununla birlikte kendini yitiren tek kişinin ben olmadığım ve bütün dünyanın yönünü, hedefini yitirmiş olduğu duygusu beni vadide yuvarladıkça büyüyen bir çığ misali kendi yıkımının içine çekiyordu.
İşte benim hayat tarzım: bir şeye varmak ve hemen sonra huzursuzca onu terk etmek.
Reklam
Güneşin doğmasıyla beraber köpeklerle insanlar arasındaki egemenlik değişimi tamamlanmış, birbirlerinden ayrılmış köpekler sokakların bir köşesine sinmiş, geceki hallerinden eser kalmayacak bir biçimde insanlara bakıyorlardı. Hayatın tanımı işte bu olmalı, diye düşündü; yeri gelince havlamak, yeri gelince susmak.
Sayfa 121Kitabı okudu
Zannediyorum ki insanlar geçmişi tarih kitaplarından okuyunca yaşananlar onlara soyut ve biraz da gerçekdışı gibi geliyor. Halbuki yaşanmış olaylar ve hatıralar öyle değil, insanın üzerinde derin izler bırakıyor.
Sayfa 115Kitabı okudu
Bir zamanlar çok uzun görünen hayat, her geçen gün biraz daha kısalırken bir gün fark ettim ki yapılması gereken pek çok şey için çok geç kalmışım.
Şehir her gün başka bir maskeyle çıkıyor sahneye ama benim İstanbul'um her zaman bir sokak çocuğu. Tıpkı onlar gibi üstü başı dağınık ama sokak çocuklarının hiçbir şeye aldırmayan neşesiyle söylüyor türküsünü. Umutsuz ve mutsuz insanlarına inat kaybetmiyor neşesini. Onu görmezden gelip, hayatın içinde kaybolanlara binlerce yıllık olgunluğunun asaletiyle göz kırpıyor ve her gün haykırıyor insanlarına: Her şeye rağmen dik durabilmek için tek yapmak gereken ufak, serseri bir tebessümdür.
326 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.