Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

rozi

256 syf.
·
Puan vermedi
Atonement filmini izlemiş miydiniz? Eğer izlemiş ve-her ne kadar travmatik bir yanı olsa da- beğenmiş iseniz, seveceğinize inandığım kitaptır. Aynı zamanda çok sevdiğim bir webtoon olan
Who Made Me a Princess (Book Set)
Who Made Me a Princess (Book Set)
tarzı webtoon ve web romanlarını da seviyorsanız seveceğinize inandığım bir kitaptır. Özellikle de kitabın başlangıcındaki betimlemeleri seversiniz. Caravaggio'nun kızı olarak gördüğüm-kitapta da sözde 'torunu' olarak anılan-Artemisia Gentileschi'den bahsederken kendinden de önemli izler eklemiş olan Anna Banti romanıdır. Kitaba bir anda katılıp ara sıra söz sahibi olan Banti'nin söze ne zaman geldiğini ve gittiğini anlamak mümkün bile değil ve kitap ile bu kadar 'içli dışlı' olması durumu bence çok hoştu. Aynı anda çok fazla kitap okumaya çalıştığım bir döneme denk getirdiğimden bir tık pişman olduğum ve bu sebeple kitaba yeterli değeri veremediğimi düşündüğüm için en kısa zamanda tekrar okumaya başlayacağım sanırım. Atölyede geçen sahneleri hâli hazırda resim kursuna gitmek için sabırsızlanan beni iyice tetiklemişti. Çizim yapmayı ertelediğim zamanlarda hüzünlendiriyordu sebepsiz. "Bu kadar çok ve farklı şeylerin bir arada var olması imkânsızdı: Ebediyen kaybettiği eski şeylerin yerini yeni şeylerin aldığına inanıyor ve onları hayatta tutmak ve gerçekliklerini korumak için gizliden gizliye ağlıyordu." ... "Bir çocuk gövdesinde bu kadar kan bulunabileceğini kimse hayal edemezdi."
Artemisia
ArtemisiaAnna Banti · Metis Yayıncılık · 201427 okunma
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
H. Nihal Atsız'ın benim yorumlarıma vakit ayırmaya gerek olmadan mutlaka okumanızı tavsiye ettiğim kitabıdır. Her sahnesinde olay içerisinde olduğumu hissettiğim bir kitaptı. Ameliyatımdan hemen sonra okumaya başladığım ve ilaç etkisinde olduğum için midir bilemem ama ilk defa kendimi bir kitapta bu kadar kaybolmuş ve sahneleri yaşadığıma emin olarak okudum. Özellikle 'Büyük Mahkeme' (?) sahnesini kitabı bitirdiğimden beri erkek arkadaşımla her fırsatta konuşuruz. Oldukça etkileyiciydi. Rüya görmek gibi hissettirdi bana. "Gönlünde büyük bir ibtilâ duyuyordu. Karanlıktaki meçhul kadın sesini işitmezse, muayyen zamanda morfin bulamayan hastaların tutulacağı buhran gibi ruhî bir sarsıntıya uğrayacağını biliyordu."
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Baysan Yayınları · 199226,9bin okunma
·
Puan vermedi
Oscar Wilde'ın sivri dilli konuşması ve tek bir cümlesinin bile yersiz yazılmadığına inandığım mektupları. Yaşadıklarını ve yaşadıklarının üzerinde yarattığı etkileri trajikomik bir şekilde anlatması bazı yerlerde güldürüyor olsa da yazarı oldukça seven bir okur olarak çoğunlukla hüzünlendiğimi itiraf etmeden geçemeyeceğim. Sevgilisini yitirmek ve kimliğini koruyamamaktan, bulunduğu çevrenin getirdiği ağırlığa karşı da güçsüz kaldığını hissettiğinden, bu durumun onun üzerinde ne denli öz güven eksikliği yarattığını okurken kolayca görebiliyoruz. Akıllıca yazılmış bir trajikomedi. "Belli etmesen de, kendini düşündüğünde epeyce utanıyor olmalısın. Arsız bir yüz, dünyaya karşı takınmak için çok iyi bir şey ama ara sıra yalnız kaldığında, seyircisizken salt nefes almak için bile olsa maskeyi çıkarman gerekiyordur herhalde. Yoksa boğulurdun."
De Profundis
De ProfundisOscar Wilde · Can Yayınları · 20213,873 okunma