Adam gayrı ihtiyari gülümsedi:
“Yaşlılık sadece yaşla ilgili bir şey değil ki… Yolun büyük kısmını yürümüş gibi hisseden biri yaşlıdır bence. Yaşı kaç olursa olsun!”
Kadının pes etmeye niyeti yoktu:
“İstemeyi bırakırsan bu kendini elbette yaşlı hissettirir, adımlar atmaya devam edenler için gidecekleri bir yol her zaman var.”
Adam bu defa daha acı gülümsedi:
“Yürüyüş bandına da uyuyor bu tarifin. Bir yere gitmeyen bir yolda efor harcayıp duruyorsun!”
Kadın ufaktan sinirleniyordu:
“Seni hiç anlamıyorum, bu kadar karamsarlık neden? İsteyen için yapılabilecek birçok şey var dünyada! Belki küçük küçük şeyler ama var nihayetinde”
“Haklısın belki” diye bir adım geri çekildi adam, “küçük şeylerin peşine düşmek için fazla büyüdüm belki de ben!”
Sahabileri düşünen kimse onların hem ciddî bir amel ve çaba, hem de büyük bir korku içinde olduklarını görür. Biz ise, amelde gevşek hatta ihmalkâr olduğumuz gibi aynı zamanda korkudan uzakta, güven hissi içindeyiz.
İşte Ebû Bekir Sıddık Radiyallahü Anh
O: "Keşke bir mü'minin bedeninde bir tüy olsaydım!" demiştir.
Bunu Ahmed b.
Yenilgi,Yenilgim,yalnızlığım ve kimsesizligim;
Binlerce zaferden değerlisin benim için,
Ve dünyanın tüm şanından şöhretinden
daha tatlısın yüreğime.
Yenilgi, Yenilgim,kendime dair bilgim ve başkaldırım,
Senin sayende bilirim hâlâ genç
ve çevik olduğumu
Ve solmuş defnelerin tuzağına düşmek
zorunda olmadığımı.
Sende,buldum kimsesizliği
Ve