Ebru
@e_kytrn
bi’ şeyler
Türkçe Öğr.
20 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
“Hayat ancak akan, mahvolan muhteşem bir şelâle, hayat bu geçen şey, demin tekmil ve şimdi bozulan bu şekil, mevcut fakat uçan bu koku, solan bu renk, dağılan bu saatmiş. “
Abdülhak Şinasi Hisar
“Positive vibes only.” sloganının moda olmasının bir sebebi var hiç şüphesiz. Ben etrafıma kötü davranırsam, bu onlara bir yük yükleyecektir, onları belli ve tahminen olumsuz bir yönde şekillendirecektir. (…) Birbirimizi duymaya çalıştığımız, anlamasak da farklılıklarımız ve ayrışıklıklarımız ile kalabildiğimiz huzurlu bir dünya mı, yoksa herkesin birbirine girdiği karman çorman bir dünya mı? Siz neye hizmet ediyorsunuz?
Sırf tanıdık olduğu için bize acı verenlere tutunmayı bıraktığımızda
hafifleyeceğiz.
Okur Takip Önerileri
Gerçekleşen, ölene kadar bizimle kalır.
“Dolu dolu yaşamanın anahtarı kaybedecek olduğumuzu kabul etmekten geçer. “
“Hayat, çok defa bir şeye asılmakla kabildir.”
Ona göre insan ruhunun en az tahammül edebildiği şey, -belki daha ötesi olmadığı, ruhumuza mühlet vermeden yaşamağa mecbur olduğumuz için olacak- saadettir. Istırabın içinden geçeriz. Tıpkı çalılık, taşlık bir yoldan yürür, bir bataklığın içinden kurtulmağa çalışır gibi ondan sıyrılmağa çalışırız. Fakat saadeti bir yük gibi taşırız ve bir gün farkında olmadan yolun bir ucunda, bir köşeye bırakıveririz.
“İşte bir adam ki Tabî Mustafa Efendi veya Dede’yi tanımadan, Baudelaire ve Yahya Kemal’e hayran olmadan sevebiliyordu.”
Biz düşüncelerimizi çok defa omuzlarımızda taşırız. Onun için onları kımıldatmamız, bu düşüncelerin ağırlığı nisbetinde güç olur.
Ne kadar mustarip olursanız olun, güneş bu ıstırabın arasında er geç bir çatlak buluyor, oradan altın bir ejder gibi kayıyor. Sizi iç mahzeninizden çıkarıyor, bir yığın imkanı bir masal gibi anlatıyor. “Sanki, bana inan, ben bir mucizenin kaynağıyım, her şey elimden gelir; toprağı altın yaparım. Ölülerin saçlarından tutup silker, uykularından uyandırırım. Düşünceleri bal gibi eritir, kendi cevherime benzetirim. Ben hayatın efendisiyim. Bulunduğum yerde yeis ve hüzün olmaz. Ben şarabın neşesi ve balın tadıyım,” diyordu.
“…düşlere dokunmak mümkün olabilir mi?”
“Dünyadan ve onun binbir halinden korkma.”