Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ezgi Can

Örneğin bir kadını uzak durarak değil ilgilenerek elde edebilirsiniz. Ama bir erkek her zaman mesafeli bir yerde bırakılarak… Kadın sıcak sever erkekse soğuk…
Sayfa 13 - Destek yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Çünkü “özgürlük” sandığınız gibi “sınırsız” olmak demek değildir, tam tersine net ve güçlü sınırlara sahip olabilmenizle ilgilidir.
Sayfa 12 - Destek YayınlarıKitabı okuyor
Stoa Duası
“Tanrım, bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için kuvvet Değiştirebileceğim şeyler için cesaret ve Bu ikisini birbirinden ayırmak için akıl ver.”
Sayfa 11 - Destek yayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Nedir insanlığın aradığı? Nihai nokta nedir? Para, sağlık, sevmek, sevilmek... Bütün bunları istemesinin tek bir sebebi yok mu? Aslında mutluluğa ve huzura erişmeye çalışmıyor mu? Peki mutluluk bir şeylere sahip olmakla mı gelir, yoksa sahip olacak hiçbir şey istememekle mi? Belki de doğduğumuz günden itibaren bize bu öğretilmelidir. Bir şeylere sahip olma isteğinden arınmak. Bu keşke o kadar kolay olsa.
Sayfa 7 - Destek yayınlarıKitabı okuyor
Hayatta cesur ol. Fakat bil ki cesaret, gözü kapalı tehlikeye atılmak değildir.
Sayfa 60 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Reklam
Dilini tut ve bil ki, dil yarası bıçak yarasından daha vahimdir.
Sayfa 58 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Kurt yavrusu insanlarla birlikte büyümüş olsa bile yine kurt olur.
Sayfa 35 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
İlim ve terbiye huyları değiştirmez, sadece örter. Kötü huylu bir insanı, ilmi ve tecrübi terbiye usulleriyle, dini ve ahlaki telkinlerle iyiliğe doğru bir dereceye kadar temayül ettirebilir ve huyları üstüne bir astar çekip bunları gizleyebilirsiniz. Fakat değiştiremez ve kötü bir insanı kötülük batağından çekip çıkaramazsınız. Terbiye ile değiştirdiğinizi sandığınız huylar, zaman ve yeri gelince saklı kalan bütün çirkinlikleri ile sırıtıp kendilerini meydana vururlar. Terbiye görmüş kötü huylar tıpkı tepesi kurumuş, fakat kökü cilt altında kalıp müzminleşmiş çıbanlar gibidir. Patlayıp akmak için bir kaşıntı fırsatı bekler.
Sayfa 34 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Bir insanın huyu maddi varlığının bir hassasıdır. Maddeyi tadil edebiliriz. Fakat tabiat ve mahiyetini değiştiremeyiz. Bir demir parçasını teknik usullerle şekilden şekile sokar, mesela çelik haline koyarsınız. Fakat demirin tabiatını değiştirip de onu altın yapamazsınız. Demir daima demirdir, altın da altındır. Yırtıcı bir hayvanı terbiye ederek bir dereceye kadar munis (uysal) bir hale koyabilirsiniz. Fakat kediyi fare sevmekten, köpeği kemik yalamaktan vazgeçiremezsiniz. Akrep sokar, kurt parçalar. Sokmak ve ısırmak bu hayvanların tıynet ve tabiatındandır.
Sayfa 34 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Çok güçlü bir büyücü, bütün bir ülkeyi yok etmek ister, o ülke halkından herkesin su çektiği bir kuyuya sihirli bir madde atar. Kuyunun suyunu kim içerse delirecektir. Ertesi sabah, herkes kuyudan su çekip içer, hepsi de delirir. Yalnızca kraliyet ailesi, kendilerine ait özel bir kuyudan su çektiklerinden, delirmezler. Tabii kral çok kaygılanır, halkının sağlığını ve güvenliğini sağlamak için bir dizi emir verir. Ancak polisler ve müfettişler de halkın içtiği sudan içmiş olduklarından, kralın emirlerini saçma bulur, uygulamazlar. Ülkede yaşayanlar kralın emirlerini duyduklarında onun çıldırdığına inanırlar, hep birlikte şatosunun önünde toplanıp tacını ve tahtını bırakması için gösteriler yaparlar. Umutsuzluk içindeki kral tahtından inmeye hazırlanırken kraliçe ona engel olarak der ki: ‘Gel, biz de o kuyunun suyundan içelim, o zaman biz de onlar gibi oluruz.’ Ve öyle yaparlar: Kral ile kraliçe de cinnet suyunu içip anında saçma sapan konuşmaya başlarlar. Bu durumda halk taşkınlığından dolayı pişman olur; öyle ya madem kral bu kadar bilgece konuşuyor, onu alaşağı etmenin bir anlamı yoktur. Ülkede barış ve huzur yeniden hüküm sürer, bu halk komşularından epeyce farklı bir hayat tarzı benimsemiştir, ama kral ölümüne dek ülkesini yönetebilmiştir.
Sayfa 46 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Bir seferinde bir kadın görmüştüm, yakası iyice açık bir entari giymişti, gözleri donuk donuk bakıyordu, hava eksi beşken Ljubljana sokaklarında dolaşıyordu. Sarhoş olduğunu sandım, ona yardım etmeye davrandım, ama ona ceketimi verme önerimi reddetti. Belki de onun dünyasında mevsim yazdı, bedeni onu bekleyen kişinin tutkusuyla ısınmıştı. O kişi yalnızca onun deli hayallerinde yaşasa bile, istediği gibi yaşamaya ve ölmeye hakkı vardı, ne dersin?
Sayfa 45 - Can YayınlarıKitabı okuyor
“Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir. Şizofrenler, psikopatlar, manyaklar. Yani başkalarından farklı olanlar.”
Sayfa 45 - Can YayınlarıKitabı okuyor
“Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu meydana gelmez.”
Sayfa 14 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Düşünceler, duygularımızın gölgesidir; ama her zaman daha karanlık, daha boş ve daha sade.
Sayfa 100Kitabı okudu
Yeterli suyu olmayan yere termal tesisler inşa edilmiş, havalimani pisti bitirildikten sonra hemen yanındaki dağ farkedilmiş, tek bir lisanslı yüzücüsü bile bulunmayan ile tam 6 tane olimpik yüzme havuzu yapılmıştı.
Sayfa 5 - IQ Kültür Sanat YayıncılıkKitabı okudu
303 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.