Sözcükler beni uçurumun eşiğinden döndüremez. Gün ışığı da. Bu aşılabilecek bir durum değil, içinde nefes almayı öğrenmem gereken bir ortam. Günahımla yaşamaya alışmaya çalışıyorum, her nefesimde bir kez daha onu içime çekiyorum.
Bu ürkütücü bir şey. Benim hayatımı yaşayan bu kadın kim merak ediyorum. Onun elini tutmak istiyorum.
Sonra da onu sertçe uçurumdan aşağı itmek istiyorum.
Sevdiğimiz bir kişinin elini tutmak bile stresi azaltan güçlü bir ilaçtır.
Sayfa 134Kitabı okudu
Sevdiğimiz bir kişinin elini tutmak bile stresi azaltan güçlü bir ilaçtır.
Sayfa 134 - Koridor
Mutlu olmak için Vera'yla coşkun bir zevke kapılması şart değildi. Onun yakınında olmak, elini tutmak, neden ağladığını sormak yeterliydi: Acıdan mı ağlıyordu, incitilmişlikten mi?
Sayfa 13 - Metis Yayınları
" Karı " antipatisi.. yıl 1900.. ilginç
" Ah, bütün bunların senin sayende olduğunu düşündükçe... Benim sevgili karıcığım!"
Suad ( Suad bir kadın ismi ) elini tutmak için uzanan ellerden kaçıp bir güvenme gamzesiyle :
" Bak yine söylüyorsun " dedi. " Şu iğrenç kelimeyi yine tekrar ediyorsun."
Süreyya ( Süreyya bir erkek ismi) gülüyor, çırpınıyor : " Ne yapayım, unutuyorum Affet Suad..." diyordu. Sonra Necib'e döndü: " Bir türlü kendimi alamıyorum. Halbuki ' karıcığım ' sözü bizim hanımefendinin en büyük zıddı..."
Sayfa 50 - Tutku yayınları
Müslüman, elini haramdan koruyarak Allah'ın ona emanet ettiği orucu muhafaza eder. Ramazanda elini koruyanlar, sair zamanlarda helali olmaya kadınlara ya da namahrem olanlara el uzat(a)maz
dönüp bak(a)maz. Bütün azalarıyla emanete sahip çıkar, "Ben buradayım, orucu tutmak için huzuru dayım ya Rabbi!" der.
Sayfa 98Kitabı okudu
karşımda böylesine sevimli bir varlık dolaşıyor ve ben elimi uzatıp onu tutamıyorum; halbuki elini uzatıp tutmak, insanlığın en doğal güdüsüdür. çocuklar akıllarına gelen her şeyi ellerini uzatıp tutmuyorlar mı? - ya ben?
Şöyle ki; acın ne denli anlamlı ise sevincin de o denli güzele dönüşür. Seni sana armağan eden de bu acıların. Kedersiz olmak; insanın yürümek için ayağını, tutmak için elini, görmek için gözünü kullanmak istememesi gibidir.
Çocuklar, sevmeli babalarını.Babaları sevmeli çocuklarını.Babalar korumalı ,bir dağ gibi dik ve sağlam durmalı.Ask diyince ilk akla gelen , acı diyince son giden olmalılar.Durmalılar;hep yanında,elini tutmak için hazırda.Hüznü gözden okumalılar.Yaraya bant olmalı babalar.Ve çocuklar babalarından hiç yara almamalılar.