''Yalnızca kadınların olduğu bir ülke gerçekten var diyelim, demişti Jeff sürekli,''nasıl insan olurdu bunlar?''
Böyle bir ülkenin kaçınılmaz sınırlamaları,bir arada yaşayan bir sürü kadının kusurları ve ahlaksızlıkları konusunda öyle ukala fikirlerimiz vardı ki.Onlarda ''kadınsı kibir''dediğimiz
Gözlerinizi açtığınız dünya Anaerkil bir düzenle yönetilmeye başlamışsa?
Kitabın konusu zaten birçok yerde yazdığı için direkt incelemeye geçmek istiyorum.
Kitabımız feminist mücadeleyi bir romantik komedi ile harmanlayıp bize sunuyor. Absürt komedi ve fantastiğin birleştiği kitabımızı okurken eğlenmemek mümkün değil.
Özellikle Devrim'in
Bugün gözlemlediğim şey şu oldu. Aslında biz kadınlar olarak çiçeğin falan derdinde değiliz, isteğimiz sadece düşünülmek.Bu gün tüm kadınların yüzlerinde güller açması çiçeklerle mutlu olmaları o kadar çok hoşuma gitti ki. Keşke her gün böyle olsa, ya da erkekler bir hata yaptığında cebini düşünmek yerine yolun başındayken mutlu etseler kadınları… Bir gün değil her gün mutlu olmayı hak ediyoruz…
"Siz erkekler zaten hiç bir şeyden anlamazsınız bu dünyada’ dedi. Anlamıyorsunuz ki, güzel kadın da milli değerdir. Tıpkı nadir ağaçlar gibi, faydalı buluntular gibi, tarihi abideler gibi.’"
Kadınlar erkeklere özgü davranışlar olarak bilinen içki içme, gece gezmelerinde arkadaşlarla takılma, aldatma, tek gecelik ilişkiden sonra şimdi de şiddet uygulamaya başladılar. Geçenlerde benim de taraf olduğum bir haber için arayan muhabirler, "Erkeklere sığınma evi açılıyormuş, bu konuda ne düşünüyorsunuz?" diye sordu.
Antalya vali yardımcısı açıklıyor: "Kadından şiddet gören erkek oranı yüzde otuz. Adam bize geliyor, karım beni dövüyor diye yardım istiyor. Karısı tarafından üzerinde sigara söndürülen, eve alınmayan erkekler var. Psikolojik şiddet görenlerin sayısı binlerle ifade ediliyor. Türkiye'de kahvehaneler erkek sığınma evidir."
Kadınlar çiçektir derler ya... Günümüz kadını çiçek açmıyor artık. Yüklendiği bu kadar sorumluluk, üzerinde bunca baskıyla çiçek açmak ne mümkün zaten? Kurudu ve üzerinde sadece dikenleri kaldı. Kocasına, çocuğuna, ana babasına tahammülü kalmadı. Dağılan ve yitirilen değer yargıları sonrasında hoş olmayan arayışlara başladı.
_Schopenhauer:
_Kadınlar, nazik ve kibar erkekleri itici bulurlar. Masaya yumruğunu vuran maskülen erkekleri benimserler. Kadınlara aşırı bir saygı ile davranmak tek kelimeyle gülünçtür ve böyle bir şey bizi onların gözünde küçük düşürür. Şiddet eğilimleri gösteren, cahil hatta kendisini sevmeyen erkeğe bağlanırlar ve daha sonra da bunlardan
_Dişi kedi Saha, kedisine aşık taze damat Alain ve kediyi kıskanan yeni gelin Camille’nin hikayesi.
_Ey çirkinim, ey yağmur altında azıp koşanım, ey yoldan çıkmışım, küçük pumacığım, inci renkli iblisim, sevgili kedim, doruklar güzeli. Sen pırıl pırıl, saf bir kedi örneği değilsin. Seni ilk baştan çıkaran o kuyruksuz beyaz kediyi hatırlasana.