Düşlerle mi boğuşuyorsun?
Gölgelerle mi yarışıyorsun?
Uyurgezer gibi mi hareket ediyorsun?
Zaman geçip gitti.
Hayatın çalındı.
Boş işlerle uğraştın,
Aptallığının kurbanı oldun.
Kadın olarak ayrımcılığa uğradığınızda, kadın olduğunuz için ülkedeki bir okula alınmadığınızda ya da o okula gittiğiniz için 'vurulduğunuzda' işte o zaman, bir kadın olmak, kişiliğinizin ilk parçası haline geliyor. Sizi öldürecek şey ne olacak?
Senin ne kadar harika ve güzel olduğunu görmeyen, senin olduğun kişiye gerekli değeri vermeyen bir kişi seninle aynı mekanı ve zamanı paylaşmayı hak etmiyordur.
1930'da kadınlara seçme seçilme hakkını veren bir lider düşünün.
Bir de kadınların araba sürebileceğini henüz 2019'da 'keşfedenleri' düşünün. Bu ikisi tabii ki bir araya gelemezdi.