üç kişi resmini çekiyor cadı ağacının
üç biyoloji uzmanı, biri de çakısıyla
bir parça koparıyor cadı ağacından
ben ne biçim bir şeyim ki, sancısız bir acı duyuyorum
tam o sıra
ve acı yayılıyor ben olan kollarıma
ayaklarıma da
benim sanki birtakım nesnelerle çok yakın ilintilerim var
ve çözülmedik şeylerin de insanıyım ben
insanın en gerçek yerindeki
ve anlatılmazlıktaki bir yerden anlatılmaya
akan bir şeyim.
üç kişi konuşuyor kendi aralarında, üç biyoloji uzmanı
ben kendi yarattığım yolda duruyorum
öyle hep duruyorum
cadı ağaçları ne ölü değildirler, ne de hiç yaşamazlar
biz bunu anladıksa artık gidelim
ne kadar gitsek o kadar çok iyidir
son sözü köşedeki bir öğrenci söyledi
gören var mı, dedi, cadı ağacını
cadı ağacını yani
yok, değil mi
kuru gözler kuru şeyleri hiç göremezler
ve düş içinde yaşayanlar düş içindekileri