Sabahattin Ali'nin öykülerinin çoğuna ısınamadım, beğenemedim ne yalan söyleyeyim. Birkaçını sevdim ama onun dışında sevemedim maalesef. Bana hitap etmedi çoğunlukla. Yavaş yavaş okudum çünkü su gibi akmadı benim için. Bir masallar kısmını hemen bitirdim. Güzel mesajlar, bilgiler, öğütler vardı hikayelerinin birkaçında ve anlamlıydılar. Hele en sondaki masallar kısmı bu kitapta en sevdiğim kısım olabilir. Romanını bayılarak okuduğum halde öykülerinin çoğunluğu için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Okumanızı önerip önermeme kısmında karasızım. O yüzden isteyen alsın okusun istemeyen almasın kanısındayım. SPOİLER!!!! Dekolman hikayesinin sonunda biraz gülüp biraz eğlendim. Yahudi Hocanın zaten bildiği şeyleri fakat doktorları tartmak için eski usulü söyleyip ne düşündüklerini öğrenmek istemesi. Zaten makaleyi de Yahudi hoca yazmış meğerse Bu hikayede gülümsetti. Cankurtaran hikayesinde aşırı sinir oldum. Asiye orada ölüyo hala para muhabbeti dönüyor ya Hiç mi önemli değil canı! Ne biçim muhabbetlerdi onlar ya.Para muhabbetinden zaten kadını geç ameliyat ettiler, çocuğu öldü. Bir de kocası parayı getirmezse vermezmişmiş karısını doktor demez mi! Sonunda da ölüyo garibim zaten. Çok sinirlendim çok. Paranın gözü kör olsun be

Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,8bin okunma

·

2 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

ŞT