Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ne?
Nitekim dine karşı devrimlerin sözcüsü ve "Atatürk'ün yazarı" tavrında olan Falih Rifkı Atay, bu reformların diktacı "felsefesini" şu satırlarla anlatmaktadır: "Atatürk diktatör mü idi? Rejimine bakarsınız, evet. Fakat mizacı, ne de ideali bakımından diktatörlük inançlısı değildi. Milli kurtuluş için şart saydığı inkılâplarının hürriyet içinde yaşayabileceğine güvenseydi, demokratik savaşçılığın zevklerini feda etmeyeceğine şüphe yoktu.. ....Atatürk ibadet devrimine ezan ve namazı Türkçeleştirmekle başlamıştı. Gerçekte verdiği ilk emir ezan ve namazı Türkçeleştirmesi idi. Muhafazakârların sözcülüğünü yapan İnönü, Atatürk'e yalvarmış, önce ezanı Türkçeleştirelim, sonra namaza sıra gelir, demişti. Arkadan dil ve Kur'an metni meseleleri çıktı; namazın türkçeleşmesi gecikti idi. Atatürk sağ kalsaydı ibadet reformu olacağından da şüphe yoktu... "Kemâlizm, aslında büyük ve esaslı bir din reformudur. Tanrı, bir peygambere verdiği şeriatı, ikinci bir peygamberde değiştirmekle (!) hattâ Kur'an'ın bir âyetindeki emrini başka bir âyette kaldırmakla hükümlerin toplum evrimini izlemesi gerektiğini göstermiştir. Fikıh'da buna nesih diyoruz. Muhammed, son peygamber olduğuna göre, O'ndan sonra nesih hakkı(!) insan aklına kalmıştır. Onun için islâm bilginleri, "zamanla hükümlerin değişeceği" içtihadında bulunmuşlardır. Mustafa Kemâl'in yaptığı işte bu nesih hakkını kullanmaktı.
··
17 görüntüleme
Talha okurunun profil resmi
Gün geçmiyor ki acayip şeylerle karşılaşmayalım. Nesih hakkı mı :) :)
fatih okurunun profil resmi
Ya sorma hocam, hangi kafayla söylemişler bunları, güler misin ağlar mısın. Nutkum tutuluyor okurken psikolojimi bozdu bugün iyice 😅😅
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.