“Çevresiyle tam bir uyum sağlamış bir hayvan, kusursuz bir düzenektir. Alışkanlık ve içgüdü işe yaramaz hale gelmedikçe doğa zekaya hiçbir zaman başvurmaz. Değişimin ve değişim gereksiniminin olmadığı yerde zeka da olmaz. Ancak çok çeşitli gereksinimleri ve tehlikeleri gidermek zorunda kalan hayvanlar zekadan yararlanırlar.”
H.G Wells zamanda yolculuğu kaleme alan ilk yazar olarak biliniyor ve bunu muhteşem anlatımıyla Zaman Makinesi’nde işliyor. Zaman yolcusu, yaptığı yolculukta farklı bir dünya ile karşılaşıyor. Marlock ve Eloilerin ilginç yaşam tarzlarına şahit oluyor. Biri gece diğeri gündüz yaşayan gelecekteki iki ırk... Aşağıdakiler mi yukarıdakiler mi daha şanslı? Doğanın tahrip edilmesi gelecekte nasıl bir dünya yaratıyor? Nasıl bir iletişim söz konusu?
Wells tüm bunları evrim teorisini, sosyolojiyi, siyaseti harmanlayarak bizlere aktarıyor. Bence kitabın içinde yer alan eleştirel düşünceler ve felsefik bakış açısı yerli yerinde. Fazlasıyla düşünmeye sevk ediyor okuru. Her dönem tekrar okumak isteyeceğim bir kitap Zaman Makinesi.
Mutlaka okuyun