Gönderi

232 syf.
3/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Cesaret Timsali (!)
Ahh ahh, Döneminin başyapıtı, Cesaret timsali, Varoluşun gizemli kapısının anahtarı, Şaheser (!) Yarim asır yıl önce yazılan bu kitapta ne mi okuyoruz ? Bilim insanları tarafından ağır eleştirilere maruz kalan, kitapta bahsettigi bir çok savı cürütülen ve kendisinin de eserini abartılı olarak değerlendirdiği araştırmacı yazar otel müdürü Erich Von Daniken'in; uzak bir geçmişte dünyaya farklı gezegenlerden gelen canlıların, bilimin gelismesine ön ayak olacak bilgileri paylastiklari maya, inka, mısır, sümer medeniyetlerince misafir edildiğine; bu uygarliklarin biraktiklari eserlerde betimlenen tanrılarla ise, gökyüzünden ziyarete gelen uzay canlılarının kastedilmis olduguna dair görüşünü ispat etme çabasını okuyoruz. Öncelikle kitaptan rahatsızlık duydum. Kitabın giriş bölümünde ifade ettiği 'Bu kitabı yazmak bir cesaret gerektiriyordu, okumak da cesaret isteyecektir" sözünden hareketle; bilimi, bilim insanlarını, herhangi bir alt yapısı olmadan bu kadar ciddi eleştirebilecek cesareti nereden bulduğunu merak etmiyor değilim. (Hiç bir şey eleştirilemez degildir, ama bir şeyi yanlışlayabilmen için doğrusunu ispatlayabilecek yetkinliğinin olması gerekir.) Yarım asır yıl önce yazılmış olması her ne kadar değerlendirmemi etkilemesi gereken bir detay olsa da; ispat edilmeye çalışılan bir görüşün bu kadar basit bir dil ve yetersiz verilerle, hiç bir anlam değeri olmayan subjektif sorularla desteklenerek-"o dönemde pamuğu işleyecek bir araç yokken neden pamuk ekilmeye devam ediliyordu? "gibi- aktarılmaya çalışılmasını son derece komik bulduğumu belirtmeden geçemeyeceğim. Uzay araştırmalarının gerekliliğinin nedenini de; insan nüfusunun giderek artmasıyla dünyanın nufusu karsilamada yetersiz olacagi icin farkli gezegenlere ihtiyac duyulacağı seklinde ifade eden Daniken, anormal nüfus artışı ile mücadelede kimya biliminin sağladığı olanakların insanların eğitimsiz olması nedeni ile yetersiz olacağından bahsederken (doğum kontrol haplarının dini ya da farklı nedenlerle kullanılmak istenmemesi), nüfus artışının yanında hayvan kullanımına KARŞI DURAN inanç veya yaklaşımların da dunyanin sonunu hazırlayan diğer etkenlerden olduğunu ifade ettiği şöyle bir bölümü kaleme almış. "1966 yılında Hindistanda, her biri yılda 5 kilo yiyecek tüketen 1.6 milyar fare yaşıyordu. Devlet, sofu Hintliler fareleri koruduğu için bu felaketi önleyecek hiç bir harekette bulunamıyordu. Yine Hindistanda ne süt veren, ne koşum hayvani olarak kullanılabilen ne de kesilip yenilebilen 80 milyon inek yaşamaktadır. Kalkınmanın bir takım dinsel tabularla engellendiği böyle geri kalmış ülkelerde, gelecekteki hayatı tehlikeye sokan örf adet ve inanışları silmek için bir çok kuşağın gelip geçmesi gerekecektir." 50 yil oncesine dönebilseydik yine altını dolduramayacagi bu tehlikeli subjektif görüsünü yazmadan önce Erich Von Daniken' a, endüstriyel hayvancılığın ve her turlu hayvan kullanımının yakın gelecekte, insan sağlığı ve dünyanın geleceği için 'güneşin bir gün sönüp gitme ihtimali'nin oluşturduğu riskten daha yüksek bir risk taşıdığını fısıldamak isterdim.
Tanrıların Arabaları
Tanrıların ArabalarıErich Von Daniken · Milliyet Yayınları · 19733,861 okunma
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.