Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

106 syf.
9/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Çador novellasının kafkaesk bir hikayesi var. Nedir bir gerçek kafkaesk hikayenin temel bileşenleri? Bir on yıl kadar önce, yargı üstüne yazdığım bir yorumda şöyle tanımlamıştım; devasa devlet labirentleri, hiçbir aklın ve mantığın geçerli olmadığı bir sistem, geciken veya hiç verilmeyen akıl dışı kararlar ve toplumun geri kalanında bu olaylara karşı kesin bir duyarsızlık. Ama hepsinden önemlisi, vahşi bir yalnızlık. Kafkaesk bir kurbanın hikayesi, kamuoyu önünde asla yüksek sesle dile getirilemez, yüksek sesle destek verilemez, çünkü o gizli kapaklı dosyalarda tam olarak ne yazdığını bilemeden, kesin doğruyu bilemeyeceklerini düşünür, devlet otoritesinin en haşin kararlarını bile desteklerler. Dersiniz ki yazar böyle bir tanımı önüne koymuş, hikayesini ilmek ilmek, yünden bir kazak örer gibi örmüş. Aslında tam da yünden bir kazak örmüş. İpi kalın ve kırçıllı. Sonra da okurun çıplak bedenine giydirmiş. Ağustosta. Ayın en sıcağına gelen gününde. Nasıl bir bunalım yaşayacağınızı bir hayal edin hele. Kahramanların isimleri, mekanların tasvirleri bana burası, olsa olsa İran’dır, dedirtti. Zaten çador, İran kültüründe bizim çarşafa özdeş. Kelimeye aşina olduktan sonra, bizdeki çadır kelimesiyle benzerliği aklıma geldi. Ufak bir etimolojik araştırmayla haklı olduğumu anladım. Çadır kelimesinin kökü çador'du ve Farsçadan girmişti. Bu dil işi garip gerçekten de. Zira çarşaf da aynı kökten ama gece örtüsünden-çadırşeb'den devşirme. Kahramanın çador giymeye karar verdiği süreci anlatan bölümde, sadece kahramanın kendini güvene alma çabası değil ve sanki bir metamorfoz arzusu hissettim. Belki de, yazar Murathan Mungan ya, halt yedim. Kızdırdı yer yer, ama en çok da kederlendirdi. Mutluluğun indikatörü keder değil midir?
Çador
ÇadorMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20201,218 okunma
··
75 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Selman Ç. okurunun profil resmi
Abi ben de İran olduğunu düşündüm nedense. Çok tanıkdık geldi. Güzel bir hikayeydi. Kahramanımız kayıplarını aramak için çıktığı yolda sanki kendini kaybediyor veya buluyor mu demeliyiz? Bakalım bir şeyler karalamaya çalişacağım olursa paylaşırım.
Metin T. okurunun profil resmi
Benim çok hoşuma gitti. Ve kesinlikle bam teli senin dediğindi eserin. "sanki kendini kaybediyor veya buluyor mu demeliyiz?" ve cevabı yoktu. Kafkaesk işte.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Orkun Derikli okurunun profil resmi
Okudukça insanın içi kararıyor. Umutsuzluk zirve yapıyor. Neden kafkaesk peki?
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.