Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
‘‘ ‘Ne denirdi o halka, hatırında mı?’ ‘Bir şey denmezdi’ diye yanıtladı Çagatayev. ‘Ama kendi kendisine kısa bir ad vermişti.’ ‘Nasıl bir ad?’ ‘Can. Ruh ya da tatlı hayat anlamında. O halkın, ruhundan ve kadınların, anaların ona bağışladığı tatlı hayatından başka hiçbir şeysi yoktu – halkı doğuran analardır çünkü.’ ’’ . Nazar Çagatayev büyük umutlarla yola çıkıyor. Sosyalizme borcu yüreğinde. Kimsenin (hatta kendilerinin bile) yaşadıklarını hatırlamadıklarının yanına gidiyor. Annesi de orada Nazar’ın. Çok değiştirecek Çagatayev, çok insanın hayatına dokunacak. Ama değişen önce kendisi olacak. . Kimi yerlerde oldukça rahatsız- huzursuz hissettiğim, kimi yerlerde açlığı duyumsadığım bir kitaptı Can. Kitabın son sayfaları farklı olsaydı aklımda yer etmezdi sanırım. Ancak o son sayfaları… İnsan ne zaman yaşadığını hisseder – nefes almak yaşamak eyleminin tek şartı mıdır gibi soruları sordurunca kitabın önceki sayfaları bütünlüğe kavuştu zihnimde. Çaresizlikle gözüdönmüşlük, umutla boş vermişlik bir arada. Karakterleri içlerinde yaşadıkları koşulları düşünüp anlamaya çalışıyorsunuz. Ama onların yerine kendinizi koymak mı? O hazmı zor bir sürece sürüklüyor sizi. Gorki’nin keşfettiği Platonov’dan okuduğum ilk kitaptı Can. Ama son olmayacak. . Çok sevdiğim çeviride Günay Çetao Kızılırmak yer alırken; kitabın ruhunu yansıtmakta oldukça başarılı bulduğum kapak resmi ise Andrew Wyeth’in Kış adlı çalışması.
Can
CanAndrey Platonov · Metis Yayınları · 2013979 okunma
·
203 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.