İhsan Oktay Anar klasiklerini ben şaraba benzetiyorum. Şarap gibi kitap, bittiğinde buruksu bir tat bırakıyor insanda, aynı zamanda da kitabı okurken öyle alakasız konulara savruluyorsunuz ki, o savrulma sizde tatlı bir baş dönmesine neden oluyor tıpkı çakır keyiflik hali gibi, Yedinci Gün kitabı zaman zaman size ben ne okuyorum dedirtse de finalinde oo süpermiş diyorsunuz. İhsan Oktay Anar kitapları kalıplara sığmayan kitaplardır. Bunu bilerek okuyun.