Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

152 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Öncelikle şunu söylemeliyim cesaretine, açık sözlüğüne ve sivri dilini hiçbir konudan sakınmayışı çok güzeldi. İkinci olarak inançlı birinin okuması biraz zor olan bir kitap başka görüşlere açık bir insan değilse okuyabileceğini sanmıyorum çünkü Sade kitabın girişinde başlamış sivri diliyle iğnelemeye tanrıyı bu yüzden kendine güvenen inançlılar okusun. Diğer insanlar zaten büyük zevkle okuyacaktir.
Tanrıya Karşı Söylev
Tanrıya Karşı SöylevMarquis de Sade · Versus Kitap · 2009634 okunma
·
645 görüntüleme
Bora Kartay ALTINTAŞ okurunun profil resmi
İnanç denilen olgu sorgulamadan sadece körü körüne bir şeyi kabul etmekse bu inanç cehalet üzerine kuruludur, Sade'nin sorgulamaları cevap aramaya yönelik değil, yaşadığı her olumsuzluktan dolayı tanrıya nefret kusmaya yöneliktir, Yani derdi üzüm yemek değil bağcıyı dövmek, Tanrı ya vardır, ya yoktur bunun ortası olan üçüncü bir seçenek yok, Sade Tanrının bir zalim olduğunu bu sebepten kötülüklere müsaade ettiğini söylüyor, Oysa yanlış kötülüklere müsaade etmesi Tanrının zalimliği değil rahmetidir, Çünkü eğer Tanrı kötülüğü engellerse kötülük hiç var olmaz kötülük var olmazsa iyilikle ayrılmaz iyilikle ayrılmazsa da iyi ile kötü daima eşit kalır, Kim ister ki bir tecavüzcü ile eşit kalmak, herkes daimi yaptığının karşılığını aldığı, alacağı için iyi de kötü de kendine yapıyor, Bu dünyanın amacı zaten elmas ruhlu insanlarla kömür ruhlu insanları ayırmak Sade tanrıyı görmek istiyor sen varsan çık karşıma soysuz, bu aciz kulun sana kafa tutup haksret ediyor, Neden müsaade ediyorsun diye ekliyor, Oysa Tanrıyı kendisine hakaret edince sinirlenip ortaya çıkacağını ve ona azap edeceğini sanıyor, Tanrıyı mahalle kabadayısı sanan Sade, Tanrının sadece kendi büyüklüğünü kibirinden ve Kompleksinden öne geldiğini sanıyor, Oysa Yanılıyor Tanrının amacı kendisini şahıs olarak öne çıkarmak değil, insanları adalet ve insanlığa yakınlaştırmak, Tanrı yarattığı insanları daima kendisini zikir edecek şekilde de yaratabilirdi ama irade ve seçim verip fert fert kişilerin niyetine ve isteğine bıraktı, Tanrının bizim imanımıza yada onu tesbih etmemize ihtiyacı yok, beşerin saadeti için beşerin ihtiyacı var, Sade bu açıdan düşünmediği için o da tek taraflı düşünmüş ve kendi fikrine karşı taassubi tarafgirlik göstermiştir, Çünkü sorgulayan bir insan karşıdaki muhatabın söylediklerini sorguladığı gibi kendi düşüncelerini de sorgulayan bir insandır, bu sebepten nefret kustuğu cahil ve sorgulamayan yobaz rahiple eş değer kalmıştır, en nefret ettiği zihniyetle bir olmak kadar acı birşey olamaz sorgulamayı iki yönlü ve gerçeğe dönük yaptıkça insan gerçek bir sorgulama içerisinde olabilir ancak, Şunu da unutmamalı Sade her ne kadar Tanrının olmadığını ve uydurma olduğunu öne sürse de hissiyatı ve mentalitesi daimi onun varlığını onaylar niteliktedir, Çünkü insan inanmadığı şeyle ilgilenmez muhatap olmaz, Bu da Sade'nin yaşadıklarından Tanrıyı sorumlu tuttuğunu onun varlığı yada yokluğuyla ilgili sorunu olmadığını göstermekte, Sade'nin Tanrı düşmanlığı ise olayları yanlış yorumlamasına dayanmakta...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.