Gönderi

Hazret-i Âdem cennette Allah Resûlünün ismini gördü. "Kelime-i Tevhid" içinde... Ve Allah'a yalvardı: -"O'nun aşkına beni affet!" Allah da ona: -"Seni affettim!" dedi: "Onun aşkına..." O'nu böyle anlamak lâzım... Tasavvufta gayenin aslî sahibi Muhammedî hakikatin mazharıdır. Öbür nebîlerin hali de bu ferdî ve Muhammedî hakikat üzeredir. Bu mutlak ifade... Akla göre nispeti malûm fakat hikmeti tabiî yine aklın fevkinde...
Sayfa 100Kitabı okudu
··
1.282 görüntüleme
MİNEL KALBİ okurunun profil resmi
Sahabeler Resûllullah {s.a.v}'e sevgilerini dile getirdiklerinde, Aleyhi salatu vesselam onları şöyle uyarmıştır. " Beni anarken, Allah'ın kulu ve Resulü" deyiniz. Sakın diğer kavimler yaptığı gibi yüceltmeyiniz." Diyor. Farkındaysanız önce "kul" olduğuna özellikle vurgu yapıyor efendimiz. Bu kadar açık bir uyarı varken, toplumda Allah'ın emirlerine riayet etmek varken, Resûllullahın sünnetine uymak varken(!) insanlar ya hırka-i Şerif'e ya da peygamber efendimizin diğer eşyalarına daha çok özen ve ihtimam gösteriyorlar. Soruyorum size vacip olan hangisidir. Sözde bir müslüman olmak mı? Yoksa hayatını Kur'an ve sünnete uygun yaşamak mı? Hangisi daha çok fayda verir kişiye?
Şeyma okurunun profil resmi
Bu alıntıdan, böyle bir mevzu çıkarmakta ki amacınız bana soru yöneltmekse bunu Dm üzerinden de sorabilirdiniz. Amacınız dikkat cekmekse -kii dünden beri paylaşımlarıma yorum yapıyorsunuz- niyetiniz tam olarak nedir? Sorunuza gelecek olursak insanların en değersiz esyalara bile manevî değer yüklemesi bile normalken İki Cihan Serveri efendimizin ﷺ hırkai serifine hürmet edilmesi kimseyi rahatsız etmemeli. O'na ait olan bir şey ile teselli bulan insanların ona olan özleminden ötürü ihtimam göstermesi gayet doğaldır. Yüceltme söz konusu değildir. Hak yol Kur'an ve sünnet üzere yaşamaktır. Yolumuz Ehl-i sünnet vel cemaattir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.