"İnsanoğlu, vücudundaki herhangi bir organı beğenmeyip estetik ameliyatla değiştirebilir; dişlerinin birkaçını veya tamamını değiştirebilir; yüzüne botoks yaptırabilir; saçlarını, kaşlarını, burnunu daha güzel görünmek için operasyonla düzelttirebilir. Kendisine aittir. Kimsenin itiraz etmeye hakkı yoktur. Kelimeler ise milletin malıdır, en kıymetli varlığıdır. Şu veya bu kişinin, kurum veya kuruluşun kelimelere müdahale etmeye asla ve kat'a hakkı yoktur. Meydanı boş bulanlar, keyfi olarak kelimeleri canlı canlı mezara koyup yerine bostan korkuluğu gibi ucubeleri yerleştirmeye çalışanlar, yaptıkları ile yetinmiyorlar, devrik cümlelerle konuşup, konuşturup dilin yapısını da felç ediyorlar. " . . Öyle değerli bir eser okudum ki, nasıl yorum yazacağımı, neresinden bahsedeceğim bilmiyorum. Ama okudukça yeni öğrenilen şeyler insan da bir huzur esintisi bırakır ya tam olarak hissettiğim o. Kitabı okudukça aslında kullandığımız kelimelerin büyük bir kısmının sonradan Türkçeye dahil olduğunu öğrendim. Bazı kelimeleri yanlış manada kullanıyormuşuz bunun farkına vardım. Şimdi seçerek kullanmaya çalışıyorum kelimeleri, aklıma hemen acaba bu kelimenin kökü nereden geliyor, hangi ekleri alarak Türkçemize dahil edildi düşünceleri geliyor. Özellikle ben röportaj kısmına bayıldım. Soru cevap olan şeyleri her zaman çok sevmişimdir ama bu kısımdan daha fazla keyif aldım. YAVUZ BÜLENT BAKİLER hocam soruyor OĞUZ ÇETİNOĞLU cevaplıyor, Oğuz Çetinoğlu soruyor Yavuz Bülent Bakiler cevap veriyor. Mehmet Şâdi Polat soruyor ve yine Yavuz Bülent Bakiler hocam cevap veriyor. Sanırım en en çok keyif aldığım kısım burası oldu. Tabi kelimelerden bahsederken ironi yapmış hoca bu kısımların bende oluşturduğu tebessümü de unutmamak lazım. Sanırım ben ara ara yine kitabı açar ve kelimelerden okurum. El kitabı gibi olacak. Genel olarak edebiyat yorar bilgi içerikli ise ama anlatım beni hiç yormadı. Evet çok çok detaylı bir çalışma olamaz tabiki ama genel olarak Türkçe ile ilgili bilmek istediğiniz çoğu şeye bu kitaptan ulaşabilirsiniz. Hele de sözel olarak kendinizi geliştirmek, kurduğunuz cümlelerin daha düzgün olmasını istiyorsanız. Birilerinin Türkçenin hassas yönünü ifade etmesi gerekiyordu. Ve bu hassas naif kelimeler gerçekten çok naif geliyor bana. Eski Türkçeyi seviyorum ben. Ben ilgisi olan herkese tavsiye ediyorum kesinlikle.

Dilimizdeki DikenlerYavuz Bülent Bakiler · Yakın Plan Yayınları · 202129 okunma

·

179 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Betül Zeyrek