Kitap, açıkçası başlamadan önce gözümde büyümüştü. Okumaya hazır hissedemedim bir türlü ama başladıktan sonra korktuğum gibi olmadı. Kurgu olmamasına rağmen akıcı diyebilirim. Yazarının psikiyatri uzmanı olması hasebiyle Batı' daki birtakım psikoloji ekolleriyle ilgili bilgi edinmemi sağladı. Mevlâna ve Ibn Arabî gibi tasavvuf ehli kişiliklerin alıntılarına bolca yer vermiş yazar kitabında. Rüyalar ve rüyalarla tedavi konusunda da bilgi içeriği oldukça zengin. Batı'nın psikolojik tedavi yöntemlerini eksik buluyor yazar, insanın hep aynı katta dolastirildigini bu kattaki şartları iyileştirmeye yönelik bir çalışma içinde olduklarını iddia ediyor ve insanın dikey olarak yükselmesi gerektiğini bunun için de tasavvuftan yararlanılması gerektiğini ekliyor. Ben, kitaptan aldığım mesajı şu benzetmeyle aktarmak istiyorum. Bir leyleği ele alalım, uçma potansiyeli var fakat bunu kendisi bilmiyor toprakta, bataklıkta eşelenip duruyor aradığını bulamıyor yardımına başvurdukları da (psikologlar) ona daha geniş bataklıklar sunuyor bir süre rahatlamış hissetse de sıkıntıdan kurtulamıyor . Kendi içine yöneldiğinde çabaladığında bir tepeye yürüyüp deneme cesareti gösterdiğinde ve o tepeden kendini bıraktığında kanatlarının varlığını hissederek hafifliyor. Sonrası ferahlık esenlik ve mavi bir gökyüzü... Dokuz yüzüncü kata da çıkar zeminden aşağılara da iner çünkü artık yolu öğrenmiştir.

Dokuz Yüz Katlı İnsanMustafa Merter · Kaknüs Yayınları · 2007914 okunma

·

909 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.