Kadın haklarının zaman içerisinde daha da gelişmesi gerekirken, mevcut bazı haklar korunmakla birlikte kadın algısı ve kadının denetlenmesi adeta kurumsallaşmış/kurumsallaştırılmıştır. Sosyokültürel, coğrafi ve tarihsel faktörler kadınların farklı bölgelerde farklı şekillerde algılanmasını zemin hazırlamıştır. Bu süreçte iktidarı elinde bulunduranların örtük ya da açık desteğiyle, İslami ilimler dahil bilgiyi elde etme, kurgulama ve yorumlama süreçleri büyük ölçüde erkeklerin tekeline geçmiştir. Son tahlilde kadının "ne"liği ve "nasıl"lığı tartışmalarını bile erkeklerin yürüttüğü bir dünya kurulmuştur.