Yakup, Leyla ve Halil; kendi yollarında ilerleyen, düşsel kavşaklarda birbirlerine denk gelen, hepimiz gibi aynı hayatın yolcularıdır aslında.
Leyla ve Halil henüz üniversite yıllarında tanışmış ve idealleri doğrultusunda birbirlerine yakınlaşmış iki devrimci genç iken aynı yolda yürümeye karar vermişlerdir. Ve aynı yolu paylaşmaktan ; üniversiteden mezun olduklarında, sürgün edilerek yıllarca işkence görüp ardından memleketlerine yeniden döndüklerinde, evlenip Deniz'e sahip olduklarında ve hatta Halil artık ayrılmak isteyip de evden ayrıldığında bile vazgeçmemişlerdir.
Yakup ise kendini bulmaya çalışan ve bu yolda Leyla'nın büyüsüne kapılan toy bir gençtir yalnızca.
Kendi varolma savaşımızı verirken elini tuttuklarımız, birlikte yürümek istediklerimizden ibarettir aslında yaşam dediğimiz süreç.
Ve canımız yandığı kadar, ağız dolusu gülebildiğimiz kadar, kalbimizin aşkla atışını hissedebildiğimiz kadar varız.
Tuna Kiremitçi, ayrılıkların sevgiyi bitiremeyeceğinin en güzel anlatımını şairane betimlemeleri ve akıcı diliyle soluksuz okuyabileceğimiz Yolda Üç Kişi adlı romanı ile sunuyor bize.
Keyifli okumalar.