Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

142 syf.
·
Puan vermedi
19 Ağustos 1940 akşamı saat 10:00'da Sirkeci Garından bir kadın uğurlar Yahya Kemâl. Bu kadın kimdir? Sanırım bunu bilen üç kişidir. Biri Yahya Kemâl, biri uğurlanan kadın. Üçüncüsü ise o kadının kim olduğunu söylemeye mezun olmadığını itiraf eden Nihad Sâmi Banarlı... Yahya Kemal Müzesini ziyaretimde kuru bir çiçek ve yanındaki not dikkatimi çekmişti: "Bu zarfın içindeki hatıra: 19 Ağustos 1940'ta Sirkeci Garında, gece saat 10'da veya ettiğim aziz bir kadının göğsündeki çiçektendir. Koparıp verdiği bu iki yaprağı daima muhafaza edeceğim." *** Geçen senelerde Üsküdar sahilinde Cahit Zarifoğlu okuyordum: Yaşamak. İlk defa Zarifoğlu okumanın yabaniliği ile başımı kaldırdım karşıya baktım. "İşte şair oradadır." diye geçti içimden. Kahvemi bitirdikten sonra Zarifoğlunun kabribi ziyaret edeyim dedim. Yanlış yola sapınca kendimi köprüde buldum. Sonra biraz önce aklımdan geçen şairin yanında aldığım soluğu. Âşiyân'a uzandım...Yahya Kemâl... *** Tanpınar çok şanslı bir adamdır bana göre. Yahya Kemal ile sokak sokak İstanbulu gezmeyi çok isterdim. Ama bana satır satır Yahya Kemal'in etrafında gezinmek düştü. İstanbul'a onunla baktım, şiiri onunla sevdim. Lise yıllarımdan kalan Kendi Gökkubbemiz'in sayfa kenarlarında şimdi utanarak okuduğum Yahya Kemal nazireleri var. Yahya Kemale dair kaç kitap okudum bilmiyorum. Bu ilginç adama dair ne yazsam eksik kalacak. *** Yıllar önce okuduğum bu kitabı bir kez daha okudum. Çok sevdiğim bir beyiti ile bitireyim. Nedendir bilmiyorum çok sık tekrar ederim bu beyiti: şerâitin ne mübârek nizâmdır ey cem harâm olan meyi tecvîz eder mubâha kadar
Eve Dönen Adam
Eve Dönen AdamBeşir Ayvazoğlu · Ötüken Neşriyat · 199967 okunma
·
227 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.