Öyle bir baba figürü vardır ki kitapta, ne düşüneceğinizi, ne diyeceğinizi bilemiyorsunuz. Öylesine cimri ki, gelen misafire verilecek şekerin bile bir ölçüsü var. Eğer fazla şeker ikram edildiyse çayın yanında, misafirden çekinmek yok, pat pat söyleyip kızıveriyor. Charles var bir de, çok kızarım kendisine. Eugenie'ye de üzülürüm, çok üzülürüm.
Bir çırpıda biten, akıcı, ilginç karakterlere sahip bir roman. Benim sahip olduğum kitap da oldukça eski bir baskıdır, pek severim.
Tavsiye ediyorum, mutlaka okunmalı.