Görünmez kentler, Venedikli seyyah Marco polo'nun Tatar imparatoru Kubilay Han'a gezdiği şehirleri anlatmasını konu alıyor. Ortak bir dile sahip olmamalarına rağmen çok iyi anlaşırlar. Gezginimiz doğu dillerini öğrendiği vakit iletişimlerindeki heyecan azalır; kim bilir belki de yabancının dilini öğrenen imparatordur. Anlatımda bu tarz bilinmezliklerle karşılaşıp görünmez olanın sadece kentler olmadığını göreceksiniz.
Yazar her birine kadın adı verdiği şehirlerin kurmaca olduğunu belirtmiş. Onun için tüm şehirler Venedik. Anlatılan şehirlerde acı hissettim ama bu acıyı aslında yazarın zamanla kentler arasındaki farklılıkların azalmasından kaynaklanan üzüntüsü diye yorumluyorum. Bir nevi kaybolmuş artık görünmez olan kentlere bir özlem.
Heyecan bekleyen okuyuculara sıkıcı gelebilir. Böyle bir beklentiniz yok ise bu kitabı okumanızı tavsiye ederim️