Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
Bauman, kitabın bir yerinde internet kullanıcılarını “sürekli temas içindeki yalnızlıklar” olarak tanımlıyor. Gerçekten olan tam olarak bu. Mütemadiyen çeşitli olaylarla/kişilerle/yorumlarla karşı karşıya kalıyoruz elimizdeki telefonlar vasıtasıyla. Hiçbir şeyden uzak kalamıyor her şeyden haberdar oluyoruz bütün bu bilgi/olay/kişi bombardımanına karşın bir o kadar da yalnız kalıyoruz. O kadar çok arkadaşımız var ki sosyal medya üzerinde bu çokluk yalnızlığımızı perçinliyor. Sürekli bir şeylere maruz kalıp aynı oranda da yalnız olmak bizi o kadar güçsüz hissettiriyor ki bu güçsüzlüğü yine sosyal medya üzerinden kapatmaya çalışıyoruz. Ne yalnızlığın sakinliğini yaşayabiliyoruz bu hengamede ne de topluluk halinde olmanın güvenini duyabiliyoruz. Hey şeyden haberdarız, her şeye dair yorumumuz var ve elimizde hiçbir şey yok. Bunun haricinde kitap göç ve mültecilik sorununu güzel yansıtıyor ve Avrupa'nın kendi içindeki iki yüzlülüklerini ortaya koyuyor. Tabi burada Bauman Avrupa'ya laf giydirirken bize ne düşüyor düşünmek lazım...
Kapımızdaki Yabancılar
Kapımızdaki YabancılarZygmunt Bauman · Ayrıntı Yayınları · 2018273 okunma
·
116 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.