Daha önce Asılacak Kadın kitabı ile kalemiyle tanıştığım bir yazar var karşınızda. O kitap üzerine söylenecek çok söz, bahsedilecek çok nokta var ama konumuz yazarın ilk kitabı olma özelliğini taşıyan eser; Yarın yarın. Aslında ilk kitap olma özelliğini fazlasıyla taşıyor demek yanlış olmaz ve eski dönem Türk eserlerine güzel bir örnek kendisi. Bir ilk kitaba göre kendini ziyadesiyle hissettiriyor, adından sıkça söz ettireceğinden emin olarak.. “Kişinin tüm mutsuzluğunu kendi kendine borçlu olduğunu bilmesi ne korkunç şeydir, haberin var mı?” Eserde dönemin esintilerine, insanlarına ve yaşam tarzlarına yakın şekilde tanık oluyoruz. İnsan hakları, burjuva sınıfı, Batı’nın aydınlık bir kaçış olarak görülmesi, siyasi görüşlerin insan yaşamı üzerindeki boğucu etkileri ve ne yazık ki son bulmayan, asla bitmeyecek olan kimlik arayışları.. Nereye gidersek gidelim veya ne işle uğraşırsak uğraşalım insanın içinde tamamlanmayan parçalar her fırsatta gün yüzüne çıkacak delikler arar kendine. Bulduğu her fırsatta üşüşür, nsanın soluğunu kesip zihnini darlarcasına (!) huzur vermez, devam edemez ve sonra yaşayamaz olursunuz veya yaşasanız da tat alamaz hale gelirsiniz. “Yarım kalan düşlerin suçlusu kimdi? Ya da düş kurmak mıydı suç olan?” An gelir insan kendine yeni yollar ve arayışlar peşindedir sanki her şeyi bırakıp kaçmak mümkünmüş gibi. Oysa bu gidişlerin sebebi insanın en çok da kendinden kaçmak istemisidir; kendinden, zihninden, sorular veya sonu gelmeyen sorgulardan, asla tamamlanmamış şeylerin hissiyatından veya nefesini kesen sessiz çığlıklardan sanki yapabilirmiş gibi..

Yarın YarınPınar Kür · Can Yayınları · 2017454 okunma

·

313 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.