Kırım harbiyle başlayan dış borçlanmanın Osmanlıyı nasıl yiyip bitirdiğini konu alır. Ortaçağ mantığından çıkmak için aranan ideolojik fikirler hiçbir zaman halk tabanında karşılık bulamaz. Sonunda devletin borçlarını yönetmek için kurulan Düyun-i Umumiye, Osmanlı İmparatorluğunu ekonomik olarak yok eder.
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasının ardından başlayan ulusal kurtuluş mücadelesinin kahramanı Atatürk'ün hiçbir ideolojik fikir altında hareket etmeyerek Türkiye dinamiklerine göre şekillenen Kemalizm ile ülkeyi yeniden inşa eder ve devletçiliğin yardımıyla ülke ekonomisini kalkındırmaya çalışır. İşte Kemalizmi ve devletçiliği hırpalayan ve ülke öcü olarak gösteren Halk parti ve Demokrat partinin ülkenin sırtına yükledikleri dış yardımlarla ülkeyi soktukları batağı konu alır.