Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gurur
Benliğin kendisine kapalı bir öz-sevginin ya da kendisine dair yüksek bir beğeninin ifadesi olan kibirden farklı olarak gurur, sevgi ya da beğeni gibi bir özenellik üzerinden değil, öz-saygının dışa vurumu olarak aslında saygıyı hak ettiği iddiasının dışa vurumudur. Gurur, saygı görmeyi talep eden bir "kişi" olduğunu, kendi değeri, kendi ilgisi, kendi onuru olan ve tüm nitelikleriyle kabul edilmeyi talep eden, kısaca bağımsız bir özne, "ben" olduğunu göstermedir. Saygı, kişinin kendisine kapalı bir tanımda değil, diğerlerinin tanımında temellenir. Saygı, kişinin değerine dair diğerinin kabulüdür ve gurur, diğerlerinin kabülü aracılığıyla yüklenilen bir duygudur. Bu türden bir saygı ilişkisi için, diğerlerine kendi ilgisi, değeri, onurunu göstermesi ve bu onurun kabülünü talep etmesi gerekir. O halde gurur, kişinin ne ise o olarak kendisini gösterme ve bu değerin kabul edilmesi talebinin de kendisidir. Çocuğun, o çocuk olarak taşıdığı ilgi, değerin tanınması talebidir çocuğun gururu ya da gençliğin genç olma niteliğinin tanınma talebidir gençliğin gururu. Her bir varoluş tarzının, o ne ise o olarak tanınmaması, aslında o varoluş tarzına sahip olanın gururunu incitmektir. Mademki gurur öz-saygıdır; o halde, her bir varoluş halinin, tarzının kendi değerinin kabülünü talep eder. Öz-saygı yokluğu ya da bu değerin inkârı kişiliği zedeler hatta ortadan kaldırır. Bu nedele diğerlerini kendisine saygıya davet eden her çığlık, aslında gururun ifadesidir; kendi öz-saygısına sahip olanın kendisine saygı duyulması talebidir.
Nilgün Toker Kılınç
Nilgün Toker Kılınç
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.