#kitapyorumum
#sabırsızyürek
Sevgili Nietzsche'nin " Umut etmek kötülüklerin en büyüğüdür çünkü işkenceyi uzatır" sözü aklıma geldi kitabı bitirdiğimde. Başkarakterlerden biri olan Edith için söylenmiş gibi. Hastalığı, umutsuz aşkıyla birleşince elbet kötü bir son onu bekler. Zweig'i burda taraflı bulduğumu söylemeliyim. Kapris ve acıma duygusunu birbirine karıştırıyor şahsen...
Bir diğer karakter ise Toni, bir"merhamet budalası"dır. Hayatın amacını sorgular, şimdiye kadar yaşadıklarını boş bulan bir Teğmen'in ikilemde kalışı konu ediniyor. Şahsen kitapta Toni'ye fazla yüklenildiğini düşünüyorum.
" Sabırsızlık yüzünden hiçbir şeyin farkına varamamak" Zweig 460 sayfa boyunca aynı soruyu yineler: Neden, neden sabırsız davranırız??
Acımak, merhamet kavramları arasındaki ince çizgiyi tanımlar yazar. Ve sonunda okuyucuya şöyle seslenir: Vicdan anımsadıkça hiçbir suç unutulmaz!
Tavsiye ederim.