Başarılı ve kendi çapında bilinen bir doktorun, bir anlık gurur ve kibrine yenik düşüp nasıl pişman olduğunu görüyoruz bu hikayede. Yardım edebileceği bir insana yardım etmemenin verdiği pişmanlıkla her şeyini geride bırakıp nasıl amok koşucusuna dönüştüğünü görüyoruz. Bir doktorun çırpınışını ama geç kalışının nasıl hayatının amacı haline dönüştüğünü…
Pişmanlık insanı ne kadar değiştirebilir? Hayatını, bir insana yardım etmek uğruna hiçe sayabilecek kadar değiştirebilirmiş. Duygular ne kadar bir arada bulunabilir? Nefret, kibir, pişmanlık, yardımseverlik, belki de aşk… Bunların hepsini birlikte görüyoruz ve hissediyoruz. . O amaçsız, kimseyi görmeden koşmanın nasıl olduğunu, saygın bir insanın o gülünç duruma düşerken nasıl bu kadar hedefinden sapmadığını görebiliriz.