Gerek Doğu-Batı ilişkileri ve gerekse de Avrupa’nın Aydınlanma Çağı’nın muhtelif düşünsel ve pratik yansımaları açısından geniş bir entelektüel birikim sunduğunun düşündüğüm bu eseri tüm kitapseverlere ısrarla tavsiye ediyorum; kitap sevdalısı ve tarih meraklısı arkadaşların kütüphanelerini süsleyeceğine inanıyorum. Müslümanların İber yarımadasına uzanan fetih süreçlerinin yanı sıra bir aktör olarak Osmanlı İmparatorluğu ile ortaya çıkan rekabet, Avrupa’da İslam’ın sadece teolojik olarak değil, politik olarak da bir sorun olarak algılanması, İslam’a yönelik olumsuz, dışlayıcı ve hatta tahkir edici söylem ve çalışmaların gündeme gelmesi sonucunu doğurmuştur. Bu süreçte İslam’ı, Hristiyan Batı nezdinde kâfirlik ya da yabancı bir din olarak sınıflandırma sorunu Rönesans ve sonrasında devam etse de Aydınlanma döneminde ortaya çıkan dönüşüm yeni bir bağlamı da beraberinde getirmiştir ki “Şark Kütüphanesi” bu bağlamı ortaya koyan objektif bir çalışmadır. Bu olumsuz İslam algısının Avrupa Aydınlanma sürecinde ele alınış biçimi ve yaşanan algı dönüşümü kolay anlaşılır ve oldukça sade bir dille ele alınmakta ve tüm Şark ama özellikle de Osmanlı ve İstanbul’un 17.-18. yy arasında sahip olduğu derinlikli entelektüel mirasın Avrupalılarca keşfi ve el yazmaları yoluyla Batı’ya intikali gözler önüne serilmektedir.

Şark KütüphanesiAlexander Bevilacqua · Yeditepe Yayınevi · 202018 okunma

·

22 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Felix Culpa