Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Analitik din felsefecileri, İlâhî olana yaygın olarak atfedilen sıfatların -ya tek tek ya da diğer sıfatlarla birlikte- anlamını ve yansımalarını inceleyerek İlâhî olan anlayışın kendi içinde tutarlı olup olmadığına dair sorulara odaklanma eğilimindedir. Mesela, çoğunlukla İlâhî olanın her şeye gücü yeten, her şeyi bilen ve iyi olduğu söylenir; bu bağlamda filozoflar, bu sıfatların her birinin İlâhî olana izafesinin ne anlama geldiğini ve her şeye gücü yeten, her şeyi bilen ve iyi olan bir İlâhî tabiata sahip olmanın kötülüğe izin verip vermediğini ele alırlar (kötülük problemi). Ayrıca, özellikle evrenin kaynağı ve devam eden varlığı hakkındaki mevcut bilimsel teorilerin ışığında, bu sıfatlara sahip bir İlâhî varlığa inanmayı haklı gösteren herhangi bir kanıtın olup olmadığını da değerlendirirler. Kıta Avrupası felsefesi geleneği bağlamında çalışan din felsefecileri, İlâhî olanın doğası hakkında muhtelif olası düşünme yollarını göz önünde bulundurma eğilimindedirler. Ayrıca, dinî inancın insan yaşamına dair sorunları -özellikle, ıstırap ile nasıl başa çıkılacağı ve hem ıstırap ile mücadele etmek hem de anlamlı bir hayat yaşamak için bir araç olarak ahlâkî davranışa nasıl odaklanabileceğimiz sorunu- nasıl ele almamız gerektiğine yardımcı olabilecek pratik yollara odaklanma eğilimindedirler.
Sayfa 17
·
126 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.