Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

343 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yaşar Yaşamaz 'ın Yaşadıkları
Soyadı Kanunu çıktığı zamanlarda bir soyadı seçmesi istenilince herkes “Nesin” diye çağırdığında ne olduğunu düşünüp kendine gelsin diye Nesin soyadını alan bir Aziz Nesin gibi bir yazarın yazdığı romanlar da bu tarzda bir zekâ örneği gösterecekti elbette… Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz kitabında bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Yaşadığı dünyanın biçimine, değerlerine, insan ve toplum anlayışına kendi penceresinden bakmayı başarmış bir insan Aziz Nesin. Yazdığı dönem, toplumsal gerçekçilik akımının da dorukları. O da eserlerinde yaşadığı toplumun geniş bir kesimini oluşturan yoksuların sorunlarını dile getirmiş ve sosyal hayattaki aksaklıkların günlük yaşama yansıyışını aktarmış. Bunu da en güçlü silahını kullanarak yapmış: Mizah! Aziz Nesin toplumsal olayları yazar yazmasına ama yazarken öyle bir kurgular ki ağlanacak hâllere güldüğünüzü görürsünüz. Tıpkı Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’da Yaşar’ın yaşadıkları gibi. Yaşar’a sıradan kelimesi yakışmasa da o da aslına bakarsanız içimizden biri, normal bir vatandaş. Ama başına öyle şeyler geliyor ki, gülseniz mi ağlasanız mı bilemiyorsunuz. Yaşar ne yapsa yaşadığına inandıramıyor yüksek makamları. Evet, düşününce cezbedici bir yanı yok değil. Ama keşke öyle kolay olsa! Kitabı okuduğunuz da göreceksiniz ki işlerine nasıl geliyorsa o vakit yaşıyor Yaşar. Onlar nasıl istiyorlarsa. Tanıdık geldi değil mi? Yaşar’ın kitapta anlattıkları o kadar komik ama bir o kadar da gerçek ki ilk başlarda bunu radyo oyunu olarak yazan Aziz Nesin, ısrarlara dayanamamış ve bu hikâyeyi roman hâline getirmiş çünkü her insan Yaşar’ın hikâyesinde kendisinden bir parça görmüş. Kısacası Aziz Nesin’in yazdığı çoğu hikâye ve romanda da olduğu gibi maskenin iki yüzü hâkim. Ön yüzde komedi sahnelenirken arka yüzde acı bir trajedi sergileniyor. Bu da oldukça ustalık gerektiriyor. Kitabın ana konusu bürokrasi ve devlet. İki büyük kelime. Yaşar’ın başına gelenleri sadece bu iki kelime ile anlatmak mümkün aslında. Aziz Nesin bu romanıyla başlı başına bir bürokrasi eleştirisi yapıyor. Romanda Yaşar’ın da kendi ağzıyla söylediği gibi, “Benim işime yarar bir şey olunca, evet, o zaman bana yaşamıyorsun diyorlar ama kendi işlerine gelince yaşıyorsun diyorlar. Okula gideceksem yaşamıyorum. Askere alacaklarsa, yaşıyorum. Nüfus kâğıdı istersem, yaşamıyorum. Vergi alacaklarsa, yaşıyorum. İş ararsam, yaşamıyorum. Ceza keseceklerse, yaşıyorum. Dava açarsam, yaşamıyorum. Tımarhaneye kapatacaklarsa, yaşıyorum. Evleneceksem, yaşamıyorum. Ama şimdi bir casusla içli dışlı olduğum duyulursa, yaşıyorsun der de asarlar.” Yaşar bir türlü aynı frekansta olamıyor devletle. Var mıdır yok mudur bir zaman sonra kendisi bile bilemiyor. Çok fazla şeyi sorguladığımız şu dünyada üzerine çokça düşünmemiz gereken de bir şey aslında. Hem bireysel hem de toplumsal açıdan… Sizin de oldu mu hiç, bu tam da Yaşarlık dediğiniz bir olay? Herkese keyifli okumalar dilerim...
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Yaşar Ne Yaşar Ne YaşamazAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 200813,1bin okunma
·
1.339 görüntüleme
Kitap Kurdu okurunun profil resmi
Merak ettiğim bir eserdi, incelemeniz ile kesinlikle okumam gerektiğine karar verdim, emeğinize sağlık 👌
Murat YALÇIN okurunun profil resmi
Keyifli okumalar diliyorum şimdiden
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.