İslam, sadece cihat değilse bile savaş yoluyla fetih olgusunu yücelten askeri bir din değil, aynı zamanda “kâfirler” açısından ayrımcılığı da temel alan bir dindir. Avrupa kamu hukukunun özü, yani evrensel eşitlik bağlamında değerlendirildiğinde, Kuran’da resmedildiği ve Şeriatta yazıldığı üzere İslam,
sadece "tüm Müslümanların eşitliği’ni tanır, dolayısıyla ayrımcılığını
savunur ve gayrimüslimleri Batı’nın kamu hukukunda yer alan birtakım haklardan, özellikle siyasal haklardan ve bir ölçüde de olsa,
kamu haklarından mahrum etme hakkına sahip olduğunu ileri sürer.