"Bazı geçmişlere geç kalınır,
geçmişin sükûta uğradıkça."
"Zaman geçiyordu...Geç kalmıştım...Kendi hayatıma geç kalmıştım."
Dil-Küşa; Farsça da gönül açan anlamına geliyor kitapta gönül açıyor esasen
Bir dönem ve yaz romanı olan Dil küşa ile karşınızdayım ben dönem kitaplarını genelde severim dil küşayı biraz fazla sevdim
5 Temmuz ve 1 Aralık 1900 yılında Emirgan boyacıköy arasında Arnavut kaldırımlı sokaklarda buram buram tarih kokan yalıların köşklerin olduğu içinizi ısıtacak yaşanmış bir hikaye
Aynı zamanda Dil küşa hikayenin yaşandığı sokağın adıdır
Aspar ve Talay iki yakın arkadaştır
Talay bir yangın sonucu ailesini kaybeder Aspar ve ailesi Talayı kendi ailesi gibi bağrına basar iki yakın arkadaş hendese-i mülkiye’den mezun olduktan sonra meşhur bir Sandal ustası olan Afi beyin yanında her yaz olduğu gibi yine iş başı alırlar
(Afi bey Asparın babasıdır)
Ve bir gün sokaklarına Rum bir aile taşınır Aspar ailenin güzeller güzeli kızı Alesia’ya görür görmez aşık olur.
Alesia’nın babası ile Afi bey eski iki dosttur
Ve bir gün iki eski dost esrarengiz bir biçimde ortadan kaybolurlar arkalarında ne bir iz ne bir haber bırakırlar.
Aspar ve Alesia’yı bekleyen süprizler neler ?
Talay ve Aspar babalarını bulabilecekler mi ?
Yedim kim ??
Yaşanmayan yarım kalan hikayelerin burukluğu.
Kitabın sonunda Aspar boğazımda bir düğüm oldu resmen hayatta hiç birşey görüldüğü gibi değildir
O tarihlerde o mekanlarda yaşamak isterdim galiba aşk, samimiyet,dostluk,gizem bir sürü hisle başbaşa bırakıyor yazarımız sizi gönülden okumanızı tavsiye ediyorum
Bazı kitaplar vardır ne anlatsak az kalır ya öyle bir kitap okudum kitap az ve öz bir kitap 128 sayfa ama anlatım şahane uzun zamandır böyle keyif alarak kitap okumamıştım bitmesin diye az az okudum keşke daha fazla yazsaymış yazarımız dedim.
Gerek konusu gerek kitap kapağıyla belki de ilerde Türk klasikleri arasında da görmek nasip olur inşallah