YEŞİL GÖZLÜ KIZ SUAT DERVİŞ 235 SAYFA "Her şeyleri var, niçin mesut değillermiş?" "Çünkü başlarında saadet mefhumu diye, gaye diye hiç bir şey yok. Onlar saadetin ne olduğunu bilmiyorlar ki mesut olabilsinler. Saadet... Saadetin ne olduğunu daha kendi kendilerine tarif edememişler ki." Konya'nın Aksaray'ından okumak için akrabalarının yanına gelen Beyhan'ın hikayesine sevgili Özgün sevgili Fatma ve sevgili Sinem ile konuk olduk. Her zamanki gibi güzel bir okumaydı. Herbirinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum dostlar Sizlerle okumak büyük keyif. Nicelerine birlikte diyelim. Bir tren yolculuğu ile başlıyor kitabımız. Beyhan taşradan gelip İstanbul sosyetesinin göbeğine düşüyor kelimenin tam manasıyla. Akrabası Fethiye hanımın Büyükada'daki villasında kalacak ve eğitimine devam edecek. Fethiye hanım ve çocukları bir süre önce taşradan göçüp gelmiş ve hızla zenginleşip sınıf atlamış insanlar. Beyhan için bu ailenin tüm fertleri oldukça ilginç. Gerçi aile fertleri de Beyhan için aynı düşüncede. Modernleşme adına yaşanan yozlaşmanın, içten içe çürümenin, sınıf farklılıklarının, her türlü kokuşmuş, sahte ve ikiyüzlü ilişkinin anlatıldığı, Yeşilçam filmleri tadında harika bir kitaptı. Beyhan'ı gerçekten çok sevdim. Hele birde Suat Derviş kaleminden çıkınca bu hikaye sevmemek imkansız. 2 Ağustos-18 Ekim 1946 tarihleri arasında 76 tefrika olarak Son Saat'te yayımlanmış bu özel eseri mutlaka okuyun derim. Biz çok sevdik. Yalan onun hayatında her işine yaramış olan bir silahtı. İnsanlarla hoş geçinmek için onların hoşuna gitmeyecek bir doğruyu söylemektense onlara her zaman hoşlarına gidecek yalanları anlatmanın ne kadar iyi bir şey olduğunu kendi tecrübeleriyle biliyordu. Sevmek istemiyordu. Sevgiden nefret ediyordu. Zaten kimse kimseyi sevmez diyordu. Herkes birbirinde, beş dakikalık zamanını hoş geçirmenin imkanını arıyor. LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!

Yeşil Gözlü KızSuat Derviş · İthaki Yayınları · 202353 okunma

·

44 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Arzu Ortaören