M.F. Ahundov, insanın insanı ezmesinde en büyük aracın Tanrı olduğunu kavrama noktasına geldi. İnsanları kölelik içinde tutmak için Tanrının uydurulduğunu kavrayan Ahundov, şöyle yazar:
“ ...Böylesine acımasız, böylesine kin güdücü bir Tanrı, sahip olduğu cehennemiyle herhangi bir cellâttan, herhangi bir baş kesen canavar dan daha kötüdür... Eğer o, bana karşı böyle teröristçe davranacaksa, niçin beni yarattı? Ben ondan ne zaman bir yaşam istedim ki? Eğer sonum bu şekilde olmak zorundaysa, onun bağışlayacağı yüz yıllık ömrü şeytan alsın! Böyle bir yaşam sürekli bir bolluk ve zevk içinde geçse de, bu durumda benim için yılan zehrinden daha yakıcıdır. Eğer cehennem gerçekten varsa, öyleyse bu Tanrı bir kinci, iğrenç bir varlıktır ve korkunç bir zorbadır. Cehennemin varlığına ilişkin inanç su katılmamış bir yalanken, siz, şarlatan ve ikiyüzlü vaizler, niçin yoksul halkın yüreğine onunla korku salıyor, niçin halkı Tanrının (!) nimetlerinden yoksun bırakıyor ve niçin onun diğer uluslarla ilişki kurmasına, o ulusların bilim ve sanat alanlarındaki yaratılarından yararlanmasına izin vermiyorsunuz?” (“İkinci Mektup").