Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Atatürk, birdenbire kararlar verirdi . Yine öyle olmuş coşan halka, sayısız devrimlerinden birini daha müjdeliyordu. 1927 yılında ne pahasına olursa olsun yapmağa karar verdiği ve 1928 kış aylarını da hazırlıklarıyla geçirdiği Latin harflerinin Türkçeye alındığını ilan edişi işte o; geceye rastlar. İleri bir millet olabilmemiz için yeni harflerin kullanılması gerektiğini halka anlatan Atatürk şöyle diyordu: -Yeni Türk harfleri çabuk öğrenilmelidir. Yeni Türk harflerini her vatandaşa, kadına, erkeğe, hammala, sandalcıya öğretiniz. Bu ödevi yaparken düşününüz ki, bir milletin yüzde onu, yüzde yirmisi okuma-yazma bilir de, yüzde sekseni, doksanı bilmezse ayıptır. Bu millet utanmalıdır. Ama Türk Milleti , utanmak için yaratılmış bir millet değildir. İftihar etmek için yaratılmış, şanlı, şerefli bir millettir. Tarihi baştan başa iftiharla dolu bir millettir. -Okuma-yazma bilmeyenlerin çokluğu, onun hatası değildir. Hata, Türk'ün seciyesini anlamayarak, kafasını birtakım zincirlerle saranlardadır. Artık geçmişin bu hatalarını kökünden temizlemek zamanı gelmiştir. Hataları düzelteceğiz. Bu hususta bütün vatandaşların çalışmasını isterim. En nihayet bir-iki yıl içinde bütün Türk halkı , yeni harfleri öğrenmelidir, öğrenecektir. Milletin , kafasıyla olduğu gibi, yazısıyla da medeniyet aleminin yanında olduğunu gösterecektir. Halkın kültür bakımından yükselmesine başlıca engel, Arap harflerini görüyordu. Kararını daha 1927'de vermiş, 1928 kış ayları hazırlıkla geçmişti. Atatürk, Harf Devrimi için beş yıllık bir plan hazırlayıp getirenlere çıkışmış, "bu iş ya üç ayda olur, ya hiç olmaz," demişti.
Sayfa 126Kitabı okudu
156 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.