Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun kitap kapakları o kadar karanlık ki sürekli savaş, iç karartıcı şeyler okuyacağını zannediyorum bu benim ikinci yanılgım oldu.
Peyami Safa ' nın birkaç kitabı Yeşilçam tadında kitaplardı.
Yeşilçam'ın temelleri bu kitaplarla atılmış gibi.
Hani Osmanlı, yıkılış, savaşlar, muhabere tamam eyvallah alt tarafta işleniyor bir şekilde ama daha çok hani vardır ya yeşilçam'da kızım kötü yola düştü.
Hah işte tam da o şekilde o tatda ilerliyor.
Ne yaptın adam(yazarımız) Osmanlı'nın, insanlığın çöküşünü anlatmış diyeceksiniz ama bana şunu hatırlattı Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, Ümit Besen'e zorla şarkısı tutsun diye yaptırdıkları/çektirdikleri filmleri var ya onun gibi.
Çöküşü, savaşı anlatayım derken üst tarafta aşk entrika kötü yola düşen kızlar!
Ahlaksal çöküşü anlatmak için sürekli kötü yola düşen kız kadın profili çizmek gerçekten şart mı?
Okunması çok kolay bir kitap zorlamıyor, kitabın kapağındaki kasvet insanı içine çekmiyor.
Duygusal geçişler insanların travmaları çok güzel anlatılmış o yönüyle Yakup Kadri çok profesyonel.
Yazarın hayatı da muhteşem. Çok kıskandım.