Ege kıyılarındaki balıkçılar, deniz, göçmen sorunu... Öncelikle yazar kitabında denizin kokusunu, balıkları, serinliğini içinizde hissettiriyor. Kitapta değil de denizde gibi hissediyorsunuz. Mustafa oğluyla balık tutmaya çıktığı bir gün fırtınaya yakalanır ve oğlunu kaybeder o saatten sonra Mustafa ve eşi Mesude ruhları olmayan bir mumya gibi yaşarlar taa ki Samir bebeği bulana kadar. Mustafa Afganistandan gelen göçmen cesetleriyle birlikte yunusların ona armağan ettiği bir de bebek bulur bu bebeği saklar kendininmiş gibi göstermeye çalışır ama gerçekler ortaya çıkar. Ama Samir'in annesi gönderilmek zorunda olduğu memleketinde öldürüleceğini biliyordur bu yüzden bebeği Mesude ve Mustafa'ya yeniden verir. Mesude ile Afganlı annenin konuşmadan birbirlerini anladıkları sahnenin adı annelikti, insanlıktı, din, renk, ırk ayırımı yapmadan sadece anlamak...

Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202126,7bin okunma

·

16 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Pınar