Orhan Pamuk ‘un 22 yaşında yazmaya başladığı ve dört senede tamamladığı kitabı
Cevdet Bey ve Oğulları Nobel Ödülü’ne giden yolda ilk adım olması sebebiyle çok değerlidir. Kitapta tüccar olan Cevdet Bey’in ailesinin üç kuşak boyunca yaşadığı değişim Türk siyasi hayatındaki olayların da etkisi ile anlatılmaktadır. Osmanlı’nın son dönemlerinde Cevdet Bey’in zengin bir tüccar olma ve evlenip aile kurmasını anlattığı hayaliyle başlayan kitap 1970’li yıllarda torunu Ahmet’in anlatısı sonlanıyor. Aradan geçen süreçte ailenin ve etrafındaki kişilerin yaşadıkları ayrıntılarıyla inceleniyor. Kitaptaki karakter çokluğu başlangıçta biraz kafa karıştırıyor olsa da ilerleyen bölümlerde her şey yerine yerleşiyor. Kitabı okurken mekanı bir film şeridi gibi hayalinde canlandırmanın yanı sıra karakterlerin duygularını da özellikle hırslarını konuşmalarında hissettiğim nadir eserlerden biri oldu.