O burada oturuyordu, gönlüm aldanmıyordu: Çorak toprağın yamacında gördüğüm ilk şato onun eviydi. Ceviz ağacının altına oturduğum zaman, çatısının kara taşları, pencerelerinin camları öğle güneşinde parıldıyordu. Bağlarında bir zerdali ağacının altında gördüğüm ak noktada onun patiska giysisiydi. Şimdiden, daha hiç bir şey bilmeden bildiğiniz gibi, bu Vadinin Zambağı' ydı, burada onu erdemlerinin güzel kokusuyla doldura doldura göğe doğru gelişiyordu.