Gönderi

80 syf.
10/10 puan verdi
Okurken her sayfasında Annie’nin yaşadıkları kalbime işledi. Kısa ve ince bir kitap gibi gelebilir elinize aldığınızda. Ama o kadar hisli ve derin bir kitap ki… Yer yer, duygulanabilirsiniz Annie’nin yaşadıklarına. Aslında her toplumun kanayan yarası ‘kürtaj’. Eğer kadın nikahlı değilse hamile kalmışsa ceza kesilir, cezanın bedelini bebek öder.Bebek sakatsa veya böyle bir ihtimal varsa, birkaç doktor karar verir bebeğin kürtaj edilerek alınmasına. Ya da anne; toplum dayatması nedeniyle büyük sıkıntılarla kürtaj olmaya çalışır toplumlarda.Çünkü suçlu hisseder kendini. “Üniversite yurdunun tuvaletinde, aynı anda hem bir hayat hem de bir ölüm doğurmuştum.İlk defa kendimi nesillerin içinden geçtiği bir kadınlar zincirinin parçası olarak hissettim. Kasvetli kış günleriydi. Dünyanın ortasında ışık içinde yüzüyordum.” 1963 Fransa’sında kürtajın yasak olduğu yıllarda, henüz 23 yaşında iken yaşadığı kürtaj deneyimini sansürsüz bir şekilde anlatıyor Annie.Bu sarsıcı deneyimi yıllar sonra kaleme alması onun da dediği gibi kadınların yanında yer aldığının apaçık ispatı. “Ve eğer bu deneyimle kurduğum ilişkinin izini sonuna kadar sürmezsem, kadınların gerçekliğinin karartılmasına katkıda bulunmuş, yeryüzündeki erkek egemenliğinin safında yer almış olurum.” Annie’nin kürtaj deneyimini okurken aslında bir başkaldırıyı, cesareti, sistemin kadın bedeni üzerindeki tahakkümünü, kadının özgürleşmesi önündeki engelleri toplumsal boyutta da düşünmemizi sağlıyor metin.Annie’nin çabasız, yalın, kendiliğinden uslübünü çok seviyorum.Çok fazla durup düşündüm, üzüldüm, sarsıldım.Kürtajın yasal olmaması nedeniyle dünyanın birçok yerinde acı deneyimler yaşayan kadınların acısını içimde hissettim. Muhakkak okumanızı tavsiye ediyorum. | Aişe Özsoy [ 15/2/24 ]
Olay
Olay
Olay
OlayAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20231,472 okunma
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.