Aylardır göremediği gerçeği görmüştü sonunda..
Turan onun için o kadar vardı ki, yok olabileceği bir an aklından geçmemişti. Nasıl Luther'den önce hıristiyanlar sürü sürü Roma’ya gelip de din bezirganlığını görmemişlerse, nasıl onsekizinci yüzyılın İngiliz sever Fransızları Londrada gözleri kör edecek kadar ortada olan aristokratlığın farkında bile olmamışlarsa, o da bütün bu son aylarda her şeyi yalnız Turan masalı açısından görmüş, olan biten her şeyi yalnız bu masala bağlamıştı .