Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Dilek Hayta

Dilek Hayta
@okurbildiginiokur
* Arşiv amaçlı açılan hesap...
Sabitlenmiş gönderi
Şimdi sen, mademki bu tarihin çocuğusun; eski za­fer ve şeref asırlarının bugünkü evladısın!.. Atalarının sana miras bıraktığı her güzel şeyi seveceksin!.. Bu dili seveceksin!.. Hem de her haliyle seveceksin!.. Ataların bize miras bıraktığı en güzel iki şeyden biri bugünkü Türk vatanı ise, ikincisi Türkçe'dir. Onu, olur olmaz kaprislerle yıkamazsın! Seni yıkmak için önce onu yıkmanın lüzumuna ina­nan düşmanlarının yardımcısı olamazsın!.. Bu dili seveceksin!.. Hem de her haliyle sevecek ve koruyacaksın!..
Reklam
Başladığım kitabı, kötü de olsa bitirmek huyundan Fethi Naci'nin bir sözü sayesinde kurtuldum: "Karpuzu kestin. Baktın ki kabak. Gene de zorla yiyecek misin o karpuzu?" demiş Fethi Naci.
Dilek Hayta
Bir kitabı okumaya başladı
Bir Dinozorun Anıları
Bir Dinozorun AnılarıMina Urgan
8.7/10 · 11,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
tâ: i. fa. kat dü- tâ = iki kat; yek-tâ = bir kat, tek, ferîd
Reklam
pomak: i. Rumeli’nde Bulgar lisânıyla mütekellim olan bir cemâat-i Müslime.
216 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kuru Kız
Kuru KızAyfer Tunç
8/10 · 3.353 okunma
Dönmek için dönüşünü bekleyecek biri gerekliydi insana, bir canlı, bir kedi bile olabilirdi, bir kanarya ya da hoş geldin diyecek bir muhabbet kuşu. Onun yoktu.
Sayfa 216Kitabı okudu
Palindrom. Ey edip adanada pide ye. Tersten okunduğunda da aynı, palindrom deniyor­du buna. Ama yazarken palindrom değil. Adanada'da kesme işareti var çünkü.
Sayfa 216Kitabı okudu
Reklam
Sahtekar, dolandırıcı, hırsız için ne çok kelime bul­muştu Hulki Aktunç. Burası hırsızların ülkesiydi demek ki. Hırsızlık için bu kadar çok kelime varsa konuştukları dil de hırsızların diliydi. Malumatfuruş nick'li blogger kendisinin de hır­sız olduğunun farkında değil miydi?
Sayfa 190Kitabı okudu
Hayat adil değil klişesini hatırladı. Bazı klişeler çok işe yarıyor­du, adaletsizliği hemencecik kabul ettiriyordu. Hayat adil değil gibi.
Sayfa 164Kitabı okudu
Tüketim karşıtı bir blogda insan alışveriş yapan hay­vandır diye bir cümle okumuştu. Öfkeli aynı zamanda esprili bir blogdu, insan sürekli bir şeyler satın alarak ekonomi denen lanet çarkın doğmasına neden olmuş hayvan oğlu hayvandır diyordu. Doğada ekonomi diye bir şey yok.
Sayfa 162Kitabı okudu
Dünyada doğal ekmek çılgınlığı yaşanıyordu ama zenginler arasında yaşanıyordu, yoksullar ekmeğin doğal olup olmadığına bakabilecek durumda değildiler, onlar doğaya bile aldırmaksızın yaşamaya çalışıyorlardı, hatta sadece hayatta kalmaya.
Sayfa 156Kitabı okudu
Pek çok ilginç şey öğreniyordu. Güney Kore'de erkeklerin de makyaj yapması çok doğal bulunuyordu mesela. Eskimolar kendilerine İnuit denmesini istiyorlardı. İzlandalılar kuzu kellesi yemeyi çok seviyorlardı. Papua Yeni Gine'de sekiz yüzden fazla yerel dil konuşuluyordu. Biraz şüpheli buldu bunu. Japonya'da otomatlardan yumurta, tuvalet kağıdı, pirinç gibi şeyler alınabiliyordu. Kuzey ışıklarının en iyi izlenebildiği yer Finlandi­ya' nın Kuzey Kutup Dairesi içinde kalan Rovaniemi şehriydi ve İstanbul'dan uçuş dört saat kırk dakika sürü­yordu. Tayland'ın eski adı Siyam, Myanmar'ın Burma, Kongo'nun Zaire, Etiyopya'nın Habeşistan'dı. Bir zamanlar Yunanistan'a Hellas, İran'a Persiya, Irak'a Mezopotamya, Sri Lanka'ya da Seylan deniyordu. Panama Kanalı Büyük Okyanus'u Atlas Okyanu­su'na, Süveyş Kanalı Akdeniz'i Kızıldeniz'e, Don-idil Kanalı Hazar Denizi'ni Karadeniz'e, Korint Kanalı Ege Denizi'ni Adriyatik Denizi'ne bağlıyordu. Ne güzel denizlerdi bunlar. Dünya ne büyüktü.
Sayfa 153Kitabı okudu
6,4bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.