Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dilek Hayta

Dilek Hayta
@okurbildiginiokur
* Arşiv amaçlı açılan hesap...
Sosyal Bilgiler Öğretmeni
Yüksek lisans
İstanbul
Ankara, 17 Kasım 1990
1025 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
DEVŞİRME GENÇLER
17. yüzyılın başına gelindiğinde, Osmanlı’daki devşir-me kurumunun kuralları iyice belli olmuştu: Devşirilecek gençlerin sekiz yaşından küçük ve yirmi yaşından büyük olmaması gerekirdi ve ailelerinin de Acem, Çingene, Kürt, Türk, Gürcü, Rus veya Yahudi olmaması şartı vardı. En önemli şart ise sağlam yapılı, yakışıklı ve Hristiyan olmalarıydı. Devşirme kurumu, tamamı devşirmelerden oluşan yeniçeri ocağının 1826’da ortadan kaldırılmasıyla birlikte tarihe karışmıştır.
Reklam
BAZI VEZİRLERİN LAKAPLARI
Daltaban İbrahim Paşa saraya acemi oğlan olarak geldiğinde, daima yalınayak dolaştığı için kendisine ‘Daltaban’ lakabı takılmıştır. Öküz Mehmet Paşa bir öküz nalbandının oğlu olduğu için, Zurnazen Mustafa Paşa yeniçeri ocağında zurnacı olduğu için, Cenaze (Meyyit) Hasan Paşa sadrazamlığı boyunca hep hasta olduğu için, Hain Ahmet Paşa Osmanlı ordusunu Mısır Hıdivi’ne teslim ettiği için, Kavanoz Ahmet Paşa kısa ve şişman olduğu için, Güzelce Ali Paşa çok yakışıklı ve edepli bir adam olduğu için, Mere Hüseyin Paşa Arnavut olup sürekli Arnavutça “mere” lafını kullandığı için, Tabanıyassı Mehmet Paşa koca ayaklı ve düztaban olduğu için, Boynueğri Mehmet Paşa IV. Murat’ın Bağdat Seferi’nde boynundan zehirli okla vurulduğu için, Kalaylıkoz Ahmet Paşa babası kalaycı olduğu için, Kabakulak İbrahim Paşa koca kulaklı olduğu için, Bıyıklı Ali Paşa sadrazam olana dek sakal bırakmayıp bıyıklı olduğu için, Keçiboynuzu İbrahim Hilmi Paşa çok sıska olduğu için, Mezomorto Hüseyin Paşa Venediklilerle yapılan bir savaşta çok ağır yaralandığı halde ölmediği için (İtalyanca– mezzo morto: yarı ölü), Yedisekiz Hasan Paşa okuma yazması olmadığından imzasını sadece Arap rakamları olan yedi (V) ve sekiz ( ^ ) işaretlerini çizerek attığı için, Kuyucu Murat Paşa da Celali Ayaklanması sırasındaki asileri kuyulara doldurttuğu için bu lakapla anılmışlardır…
Osmanlı hanedanından hacca giden tek kişi Fatih Sultan Mehmet’in küçük oğlu Cem Sultan’dır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
416 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Psikiyatrist
PsikiyatristWulf Dorn
8.5/10 · 9bin okunma
Reklam
72 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ahmet Mithat'ın "Maksadımız yeniçeriliğin mevcut olduğu zamanlardaki eğlencelerin bazılarını anlatmak" diye bahsettiği Dolaptan Temaşa'da pek de bilmediğimiz yaşayışıyla bir dönemin kapıları aralanıyor. İstanbul'un mahalle kahveleri, "helva sohbetleri", giyim kuşam ve adetleri , hatta eşyasıyla... Kısa, ancak oldukça zengin içeriğiyle roman Behram Ağa, Dilber Leyla, Yeniçeri Zorlu Mustafa ve Paşalı Ahmet Ağa karakterleri arasında gelişen komedi ve gerilim unsuruyla bezeli, cinayetlere varan olayları konu alıyor.* *Arka kapaktan
Dolaptan Temaşa
Dolaptan TemaşaAhmet Mithat Efendi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,562 okunma
tûrân: eski tranlılar tarafından Tür­kistan ve Tataristan cihetlerine verilen isimdir.
teşrin: i. [Süryânîceden me’hûz olup, aslı ta’nın keşliyledir.] takvîm-i şemsî-i rûmînin marttan itibaren sekizinci ve dokuzuncu aylarının ismi olup birincisine teşrîn-i evvel (octobre), İkincisine teşrîn-i sânî (novembre) denir.
Reklam
türktâz: i. fa. koşup hücûm ederek çapul ve gâret etme.
Türk: esâsen Asya kıtası­ nın şimâl-i garbi cihetinde münteşir bir bü­yük ümmet ki oradan tevârîh-i muhtelifede cihângîrlikle ve kişver-güşâlıkla cenûb ve garba doğru yayılarak Avrupa'nın dahi şark-ı cenûbu cihetlerine sokulmuşlardır, şuubât-ı muhtelifeye münkasım olup kable'l-îslâm (Uygur) ve el-yevm (Çağatay) ve (Osmânlı) şubeleri lisân-ı edebîye nâil olmuşlardır.
6,5bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.